Ekonominin uzman isimleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dolar, altın ve ekonomiye dair açıklamalarını yorumladı.Piyasalarda yaşanan dalgalanmanın pandemiye ilgili olduğunu belirten uzmanlar, "Altın fiyatlarındaki hareketliliğin Türkiye ekonomisiyle ilgisi yok, küresel piyasalarla alakalı" ifadelerini kullandılar. Öte yandan uzmanlar, Merkez Bankası'nın hamlelerinin etkisinin eylül ayında görüleceği görüşünde birleşiyorlar

Prof. Dr. Kerem Alkin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekonomiyle ilgili açıklamalarını değerlendirdi.

Prof. Dr. Kerem Alkin'in açıklamalarından satır başları:

Merkez Bankası ve BDDK'nın müdahale alanları farklı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası koronavirüsün Türkiye ekonomisine etkilerini bertaraf etmek amacıyla çok doğru ve isabetli bir stratejiyle çok önemli bir parasal genişleme süreci yönetti. Biz küresel virüs salgınında dünyada mal ve hizmet üretimini büyük ölçüde başaran ve bunu yaparken de vaka sayılarını çok çok iyi yönetmiş ender ülkelerden biriyiz. Bunu Türkiye'ye gelen ihracat siparişlerini tam manasıyla karşılama, dolayısıyla da istihdamı koruma noktasında pek çok alana yansıyor. Türkiye'nin normalleşmeyi ekonomiye bütün ile yansıtmasıyla otomotivden konut endüstrisine ciddi bir canlanma oldu. Buna turizmi de katabiliriz. Merkez Bankası da bu hareketliliği ve dinanizmi dikkate alarak buralara gelmemizi sağlayan TL miktarındaki rahatlamayı artık geri çekme noktasında bazı kararları gündeme getirdi. Bu canlanma ve normalleşmenin enflasyona dönüşmemesi için ve TL'nin değerini koruma adına piyasaya vermiş olduğu TL'yi kademeli olarak geri çekmesi gerekiyor. Bu hamleler daha çok Eylül ortasından itibaren Türkiye ekonomisindeki etkisini hissettirecektir. 

TÜRKİYE MAVİ VATAN SEVDASINDAN VAZGEÇMİYOR

Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki tüm hak ve imkanlarıyla ilgili bir süreç yönetiyoruz. Cumhurbaşkanımız da yine bir saldırı beklentisi söz konusuysa bunun farkında olunduğu ve neticesinde Türkiye'nin Mavi Vatan stratejisinden taviz vermeyeceği konusunda mesaj vermiş oluyor.

Şunu da gözardı etmememiz de yarar var, üç hafta önce uluslararası yönetim ve danışmanlık şirketleri ardı ardına yayınladıkları raporlarda dünyanın önde gelen şirketlerinin Asya ve Çin'e bağımlılıklarını koronavirüs nedeniyle gözden geçirdiklerini ve Çin ile Asya'ya yüzde 10 -15 bağımlılığı azaltacak adımlar atma noktasına geldiklerini açıkladılar. Bu çerçevede de Türkiye'ye pek çok ürünle ilgili olarak yeni siparişlerin geldiğine şahit olduk. Bu siparişler Haziran'da ihracat rekoru kırdırdı.

Gelişmiş ekonomilere doğru bir sermaye çıkışının yaşandığına şahit olduk. Önümüzdeki dönemde hem hisse senedinde hem de tahvilde yabancı sermayenin olumlu etkilerini göreceğiz.

Yorumlar 0 Yorum Var