Karadeniz'deki 320 milyar metreküplük doğalgaz rezervinin 1 trilyon metreküpün üzerine çıkabileceği iddia edilirken enerji uzmanları ise bu denli büyük bir keşfin mümkün olabileceğinin altını çiziyor. Doğu Akdeniz'de 7 bölgede arama yapılması için yapılan başvuruda 90 günlük sürenin sona erdiğine ilişkin haber sonrası beklenen adım dün atıldı.

Türkiye, Libya'da hem denizde hem de karadaki yerlerde arama faaliyetleri için Ulusal Mutabakat Hükümeti ile görüşmeye başladı. Bu görüşmeyi yorumlayan enerji uzmanları ise Türkiye'nin arama faaliyetlerine başlayacağı Libya açıklarındaki Sirte Havzası'nın 'Süper Havza' olarak adlandırıldığını ve bölgede müthiş bir gaz ve petrol potansiyeli olduğunun altını çizerken, bu zamana kadar tabiri caizse el değmemiş bölgede Türkiye'nin keşif yapma ihtimalinin de çok yüksek olduğunu kaydediyor.

Karadeniz'de geçtiğimiz ayın ortalarında bulunan 320 milyar metreküplük doğal gaz rezervi sonrası hem bakanlık yetkililerinin hem de uzmanların bölgede bulunan gaz rezervinin miktarına ilişkin yukarı yönlü revize yapılabileceğine yönelik mesajlarının ardından yabancı kaynaklarda sürpriz bir iddia ortaya atıldı.

Karadeniz'de bulunan doğal gaz rezervinin 1 trilyon metreküp olduğu ve bahsedilen oranda bir keşif olması halinde Türkiye'nin 10 yıl içinde net enerji ihracatçısı bir ülkeye dönüşebileceği öne sürüldü.

BULUNMASI MÜMKÜN!

Enerji uzmanları ise bilginin teyide muhtaç olduğu için yorum yapmanın doğru olmayacağının altını çizerken, Sakarya Havzası'nın yapısına ve yetkililerin sondaj yapılan bölgede farklı katmanların olduğuna ilişkin açıklamaları üzerinden böyle bir rezervin olmasının mümkün olabileceğini de kaydediyor.

Şu anda bulunan ve resmi olarak açıklanan 320 milyar metreküplük bir doğal gaz rezervi olduğunu ve bunun dışında bir şey konuşmanın spekülasyon olacağını dile getiren Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Enerji Ekonomileri Derneği Başkanı Gürkan Kumbaroğlu, ''Ancak bahsedilen yatakta bulunması mümkün, böyle bir şey imkansız değil. 320 milyarın yukarı yönlü revize edileceği zaten açıklandı. Saha bazında başka örneklerle kıyaslandığında bu da ortaya çıkıyor.'' dedi.

İKİ KUYU DAHA AÇILACAK

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, tarihi keşfin yapıldığı Sakarya gaz sahasında iki ekspertiz kuyusu daha açmayı planlıyor. Sismik araştırma sonuçlarının son derece olumlu olduğu ve benzer katmanların tespit edildiği Sakarya Havzası'nda 2100 metre derinlikten daha da derine inilecek ve 4500 metreden fazla bir derinlikte sondaj devam edecek.

İNDİRİMLERİN KAPISI ARALANDI

Karadeniz'deki tarihi keşif sonrası önümüzdeki yıl Rusya’daki Gazprom, Azerbaycan’ın Socar ve Nijeryalı sıvılaştırılmış doğal gaz üreticileriyle yıllık yaklaşık 16 milyar metreküp tedarik için yapılan uzun vadeli sözleşmelerini de etkileyecek. Türkiye'nin gaz aldığı ülkelerle pazarlıklarında elinin çok güçlendiğini ifade eden Kumbaroğlu, yeni yapılacak sözleşmelerde ciddi indirimlerin de kapısının aralanacağını belirtiyor.

LİBYA İLE KRİTİK ADIM

Öte yandan Karadeniz'deki 320 milyar metreküplük tarihi doğal gaz keşfinin ardından Akdeniz için de kritik bir adım atıldı. Türkiye, Libya'da hem denizde hem de karadaki yerlerde arama faaliyetleri için Ulusal Mutabakat Hükümeti ile görüşmeye başladı. Görüşmeler kapsamında elektrik üretimi ve boru hatları projeleri de gündeme geldi.

MÜTHİŞ BİR POTANSİYEL VAR

Libya ile Türkiye arasındaki adımları da yorumlayan Kumbaroğlu, söz konusu bölgede ciddi bir potansiyelin söz konusu olduğunu çünkü bölgenin karadaki Sirte Havzası'nın denizdeki devamı olduğunu dile getirerek şöyle konuştu; ''Sirte Havzası başlı başına Süper Havza olarak adlandırılıyor. Orada Müthiş bir potansiyel olduğu öngörülüyor. Dünyadaki 25 süper havzadan biri zaten. Petrol ve doğal gazda Kuzey Afrika'nın en verimli havzası olarak tanımlanıyor.''

TÜRKİYE'NİN BULGU YAPMASI ÇOK YÜKSEK

Sirte Havzası'nın karada başladığını ve denize uzandığını ancak deniz tarafından bu zamana kadar bilimsel araştırmaların dışında araştırma yapılmadığını da vurgulayan Kumbaroğlu, ''Bölgenin potansiyeli çok yüksek. Dolayısıyla Türkiye'nin böyle bir bölgeye girmesi ve sonrasında bulgu yapması çok yüksek. Onun dışında Doğu Akdeniz'de arama yaptığınız her yerde önemli bir potansiyel var. Çünkü bölge enerji zengini. Bütün araştırmalar da bunu ortaya koyuyor.'' dedi.

Yorumlar 0 Yorum Var