AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu, Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet'in sunduğu Başkent Kulisi programında soruları yanıtladı.

Akbaşoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: 

HARP OKULLARI YÖNETMELİĞİNDEKİ DEĞİŞİKLİK

(44. maddede yer alan "yıkıcı, bölücü, irticai faaliyete karışmamış olmak" şartının kaldırılması) Yapılan doğrudur. Burada eleştirenler irtica kavramı çıktı diye eleştiriyorlar. Ama irticanın hemen başında ve sonunda yıkıcı ve bölücü kavramları da geçiyor. Hiçbir şekilde o kavramlara temas etmeyenler irticaya takılmış. Milli Savunma Bakanlığının yapmış olduğu yönetmelik değişikliği suçta ve kanunda belirlilik. Somut suç ve somut ceza olması gerektiği. Kavramlar muğlak olmamalı. Hangi kavramın ne çerçevede tanımlanması gerektiğiyle ilgili tanım yer almalı ve hem suçun tarifi hem de buna karşılık gelecek cezanın belirliliği esas alınmalı. Kıyasla cezalar genişletemez. 

"'İRTİCA' FETÖ'YÜ ÖNLEDİ Mİ?"

İrtica yaygarasının tek bir sebebi var. 15 Temmuz'da hep beraber neler olduğunu yaşadık. 28 Şubat'ı da yaşamıştık. İkisini beraber değerlendirmek lazım. 28 Şubat'ı hatırladığımızda birtakım kavramsallaştırmalarla, muğlak ifadelerle içini istediği gibi doldurarak maalesef bu vatan için, devlet için canını feda eden insanları ordudan uzaklaştırmaya dönük uygulamalar yapılmış oldu. İrticayla ilgili kavramlar 28 Şubat'ta vardı. FETÖ'yü önledi mi peki irtica kavramını? İrtica kavramı varken FETÖ palazlandı. Ve gerçek anlamda dini, vatanı, milleti için ölecek insanlar yok babası sakallı, annesi başörtülü diye uzaklaştırıldı. Hiçbir ceza kanununda böyle bir madde yer almadığı halde.

"MUHALEFET KENDİSİYLE ÇELİŞİYOR"

Anayasa Mahkemesi güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasıyla ilgili kısmı iptal etti. Ve yeni bir düzenleme yapılması gereğini ortaya koydu. Burada bir taraftan muhalefet suçta ve cezada soyut suç olmamalı, somut suç olmalı, insanlar boş yere annesi-babası yüzünden suçlanmamalı diye bas bas bağırırken; burada ise çok farklı bir tutum sergiliyor. Kendileriyle tutarsız ve çelişkili bir tutum içindeler. 

İkinci olarak; Milli Savunma Bakanlığı'nın düzenlemesi, Anayasa Mahkemesi'nin ortaya koyduğu çerçeve kapsamında suçta ve cezada kanunilik çerçevesinde ceza kanununda yer alan ifadeler kapsamında değerlendirmedir. Her türlü yıkıcı bölücü, hangi ideolojiden kaynaklı olursa olsun teröre geçit vermeyecek; somut suçlarla ilgili bir düzenlemeyi haklı olarak gündeme getiriyor. Anayasa Mahkemesi kararının zorunlu bir sonucu olarak gündeme getiriyor.

Yorumlar 0 Yorum Var