Haber7 yazarı Taha Dağlı, son zamanlarda hükümet karşıtı medyanın pompaladığı "Filistinliler kaçırıldı" iddiasını kaleme alarak, o isimlerin MOSSAD ajanı olduğunu ve Türkiye'nin Filistinliler için güvenli bir ülke olduğunu kaydetti.

Türkiye, Filistinliler için güvenli bir ülkedir. 
Bu ülkede birileri gelip, Filistinliler kaçırıldı, diyorsa hemen inanmayın, onlar gerçek Filistinli değildir. 

Geçtiğimiz haftalarda peş peşe birkaç şehirde birden fazla Filistinlinin kaçırıldığına dair haberler duyuldu. 
Sırra kadem basan Filistinli gençlerden bahsediliyordu. 
Kendi halinde, okumak için Türkiye’ye gelen Filistinlileri kim neden kaçırmıştı? 

Fondaş medya olarak bildiğimiz, Filistin davasıyla zerre kadar ilgileri alakaları olmayan bazı yayın organları bu iddiaları gündeme taşıdı. 

İşim gereği İstanbul’da çok sayıda Filistinli dostum var. 
Onlardan da arayanlar oldu, “yahu falanca Filistinli şurada, falancası burada kaçırılmış, nerededir bu çocuklar?” diye bana da sordular. 

Türkiye’de birden fazla Filistinli aynı ayna kaçırılmışsa, bu anormal bir durumdur. 
Hele ki bu fondaş medyada haber oluyorsa, durum daha da anormaldir. 

Bu tarz iddiaları gündemde tutmalarının tek sebebi vardı. 
Filistinliler üzerinden devleti zan altında bırakmak. 
“Türkiye Filistinliler için güvenli bir yer değil, Türkiye İsrail ile anlaştı ve bakın Filistinlileri satıyor” demek. 

Bu bir FETÖ taktiğidir.  
2015 yılında FETÖ’cü bazı yazarlar benzer şekilde Türkiye, İsraillilere vize veriyor ama Filistinlilere vize vermiyor, şeklinde provokatif manşetleri dolaşıma sokmuşlardı. 

Türkiye’nin Filistin konusunda hassasiyeti var. 
Bir duruşu var. 
Hiçbir ülkede olmayan Kudüs’e dair politikası var. 
Filistinliler bunun farkında. 
Türkiye’yi seviyorlar ve burayı güvenli liman olarak görüyorlar. 

Daha önce FETÖ’cülerin denediği kışkırtmayı bu kez fondaş medya aracılığıyla gördük. 
Ve buna teşne olan bir çok kişiyi de gördük. 
“Filistinliler kaçırılmış” yaygarası koparıp, devleti sorgulamaya kalkanları gördük. 

Bunu yapanlar, gazetecilik adına böyle davrandıklarını söylediler. 
Evet gazeteci sorgulamalıdır. 
Ama sorgulamakla kalmamalı, gerçeği araştırmalıdır. 
Tam aklından geçene göre, tam hayalini kurduğu şeye, cuk oturdu diye, ne oldukları belirsiz kişilerin getirdiği iddialara “haber” diye balıklama atlamamalıdır.  
Yoksa ava giderken avlanır, rezil olur. 

Neymiş o gerçek? 
Kaçırıldı dedikleri Filistinlilerin aslında MOSSAD casusu olduklarıymış. 
Ve MOSSAD için Türkiye’de çalışırken, enselenmiş olmalarıymış. 
Yani kimse Filistinli olup da işinde gücünde olan insanları kaçırmamış. 
MOSSAD için casusluk yapanları, yakalamış. 

“Biz gazetecilik görevimizi yaptık” diyen arkadaşlar, evet gazetecilik görevini yaptınız ve kaçırılma iddiası üzerinden bir sorgulamaya gittiniz ama bu görevinizi eksik yaptınız, gerçeği araştırmadan, fondaş medya tetikçilerinin gazına gelip, Filistinlileri kaçırdı palavrasıyla devleti zan altında bırakmaya kalktınız. 

Ben de bir gazeteciyim. 
O iddiaları ben de duydum. 
Filistinli dostlarım bana da sordu. 
Onlara dediğim tek bir şey vardı, “Türkiye’de gerçekten Filistinli olan bir kimseyi, devlet kaçırmaz, devlet ona sahip çıkar, eğer birileri gelip Filistinliler kaçırıldığı diyorsa, dikkat edin, belki o kişiler gerçek Filistinli değillerdir.”

Nitekim öyle oldu. 
MOSSAD adına casusluk yapanlar Filistinli olsalar da aslen ve ruhen Filistinli değildir. 
Bunu ben söylemiyorum. 
Bizzat gerçek Filistinlilere göre bu böyledir. 
Çünkü gerçek Filistinliler, El Fetih’li olsun, Hamas’lı olsun fark etmez, Ramallah’da veya Gazze’de olsun fark etmez, onlar daha önce bir çok defa kendi içlerindeki İsrail işbirlikçisi casusları yakalayıp, “bunlar Filistinli değildir” diyerek kendi elleriyle o ajanları cezalandırmıştı. 

Bu tarz provokasyonlar bundan sonra da karşımıza çıkabilir. 
Gazeteci arkadaşlar dikkatli olmalıdır. 
Yoksa Filistinlilere sahip çıkayım derken, tam tersini yapıp, İsraillilere sahip çıkarsınız. 
Bu son örnekte olduğu gibi. 

Yorumlar 0 Yorum Var