Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici Haber7 Gündem Masası’nın konuğu oldu.
Haber7.com Genel Yayın Yönetmeni Osman Ateşli'nin sorularını cevaplandıran Destici enflasyondan ekonomi programına CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun fatura provokasyonundan İttifaklara kadar gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
TÜRKİYE'Yİ KAOSA GÖTÜRECEK SÖYLEMLER
Kandil'in talimatıyla hareket eden Kılıçdaroğlu'nun fatura ödememe provokasyonu hakkında "Türkiye'yi kaosa götürecek söylemlerden herkesin uzak durması lazım." ifadelerini kullanan Destici yaşanan ekonomik sıkıntılar ve Cumhur ittifakıyla ilgili "Ekonomideki bu krizler ve hayat pahalılığı normal seviyelere düşürüldüğünde ben Cumhur İttifakı'nın seçimi kazanma noktasında bir sorun yaşayacağını düşünmüyorum. Biz AK Parti-MHP-BBP azami müşterekleri olan siyasi partileriz. Milliyetçi, muhafazakar, maneviyatçı kitleye sahip olan ve bu iddiayla siyaset sahnesinde yer alan siyasi partileriz." dedi. Gazeteci Ayşenur Aslan'ın Türk Mukavemet Teşkilatı'nı hedef alan sözlerine de tepki gösteren Destici Pazartesi günü suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.
ELEKTRİK FATURALARINI ŞOVA ÇEVİRENLERE TEPKİ
Elektrik fiyatlarında acilen güncelleme yapma yönünde bir çağrınız oldu. BBP olarak bu konuda bir öneriniz var mıdır?
Öncelikle kademeli fiyatlandırmayı doğru buluyoruz ama burada iki kademeyi eksik olarak gördüğümüzü ifade ettim. Burada günlük ihtiyaç yani mecbur kullanılması gereken oran, diyelim ki 250 Kwt/s kadar bir ücret, bunun üstünde de 300'e kadar 500 diye yükselmesi lazım. 210'dan sonra bir anda yüzde 125'e çıkmaması lazım. KVK'da yüzde 50 zam, 210'u geçtikten sonra yüzde 125. Bence bu gerçekten vatandaşın da bizim de hepimizin canını sıktı. Türkiye'de enflasyon ne kadarsa bu zamların bunu geçmemesi gerekiyor. Bir diğer konu burada, konuklarla ilgili yine ayrı bir çalışma var bizim BBP olarak. Esnaflarla ilgili. Çünkü esnaf da küçük işletmeler de büyük sıkıntıda. Sanayicilerimiz için de ayrı bir değerlendirme. Bununla ilgili çalışmamızı hükümetimizle, gerekli mercilerle paylaştık. Biz mutlaka bu zamlarla ilgili yeni bir düzenleme yapılmasını, zamların aşağı çekilmesini, burada oluşan mağduriyetin giderilmesini ve diğer yandan da bu işin siyaseten de kullananlara da fırsat verilmemesi gerekiyor. Şovmenler var, sanatçılar var. Bir programdan 300-500 bin lira para alıyor ama elektrik faturasını gösteriyor. Bunlar samimi değil. Bunlar kendi takipçilerine oynuyorlar. Oradan daha fazla artırarak aslında kazançlarına kazanç katma yoluna gidiyorlar.
KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ: TÜRKİYE'Yİ KAOSA GÖTÜRECEK SÖYLEMLER
Tam buraya gelmişken Sayın Kılıçdaroğlu'nun da benzer bir çağrısı oldu, 'Ben faturalarımı ödemeyeceğim' diye. Siz bu yaklaşımı nasıl buluyorsunuz?
Akıl dışı bir şey. Kemal Bey ana muhalefet partisinin genel başkanı. Siyasetçilerimiz bulundukları konuma göre hareket etmeli diye düşünüyorum. Zamları eleştirebilir, fikrini söyleyebilir, teklifini yapabilir ama böyle kaos oluşturacak, Türkiye'yi kaosa götürecek söylemlerden herkesin uzak durması lazım.
GECELİĞİNE SUİTE 100 BİN LİRA VEREN KILIÇDAOĞLU'NUN İKİYÜZLÜ TAVRI
Bir siyasetçi yaklaşımı bu mu olmalı?
Asla doğru değil. Asla kabul etmiyorum. Ve birisi de çıkar derse ki İstanbulkart ücretlerine yüzde 92 zam gelmiş. Binip otobüse ben ücreti ödemiyorum derse. Biri de ekmek fiyatlarına zam gelmiş. Vatandaş ekmeğini alıp ben de parasını ödemiyorum, su faturasını ödemiyorum derse belediyeye bunun sonu nereye gidecek. Bunlar doğru yaklaşımlar değil. Bunlar siyaseten çok abartılı sözler. Siz millete örnek olabilecek pozisyondasınız. Yani bir otel odasına bir gecelik 100 bin lira vereceksiniz öbür taraftan da elektrik faturasından şikayet edeceksiniz. Elektrik faturası ödememek için toplumumuzu galeyana getirmeye çalışacaksınız. Bunları toplumumuz görüyor. Bunlar samimi davranışlar değil. Siyaseten yapılmış şeyler. İşin doğrusu yakışmıyor.
ÇİFTÇİLER İÇİN ÖTV TEKLİFİ
Bir de akaryakıt fiyatlarıyla ilgili bir öneriniz vardı sizin. Ona da değinmek istiyorum. Buradan da hayat pahalılığı noktasında küresel bir pahalılık söz konusu. Bununla ilgili yaklaşımınız, bakışınız, topluma vereceğiniz mesaj nedir?
Akaryakıt fiyatlandırmasında Eşel Mobil Sistemi var bizde. Yanlış bir sistem değil lakin buradaki temel emsele şu; biz de Özel Tüketim Vergisi çok yüksek oransal olarak. Devletimiz, hükümet pandemiden sonra bunu belli bir süre almadı. Halkımız da bu anlamda ucuz olmasa bile makul fiyatlarla akaryakıtını temin etti. Son aylarda bu ÖTV tekrar bu fiyatlara geriledi, böyle olunca bir anda akaryakıt fiyatları çok yükseldi tavan yaptı. Haklı şikayetler, serzenişler... Düşünün ki benzin litre fiyatı üzerinde 2,5 TL'nin üzerinde bir ÖTV var. Mazotta 2 TL seviyesinde. Gazda 1 TL seviyesinde. Bu özel tüketim vergisinin mutlaka bu akaryakıt üzerinden kaldırılması lazım. Özellikle çiftçilerimiz için. Taşımacılık yapan, nakliyecilik yapan vatandaşlarımızdan kaldırılması lazım. Mümkünse tamamından kaldırılsın, adı üzerinde ÖTV vergisi ama bu işten ekmek yiyenlerin kullandığı akaryakıttan mutlaka ama mutlaka BBP olarak hiç tereddütsüz kaldırılması gerektiğini düşünüyorum.
TARLADAN PAZARA FIRSATÇILIK
Tabi ki şimdi doğalgaz, kömür, petrol fiyatları, dövizin yükselmesi, dünyada bu fiyatların arttığının farkındayız lakin bunların millete izahı mümkün değil. Onun içind diyoriz ki biz enflasyonu dikkate almalıyız. Zamlar da buna göre olmalı. Akaryakıt fiyatı düşünce pazardaki patlıcanın fiyatı da düşer. Çünkü oradaki maliyet üretim maliyetinden daha yüksek nakliye maliyeti var. Vatandaştan 5 liraya aldığı salatalığı pazarda 20 lira markette 30 liraya satıyor. Bunun iki sebebi var biri nakliye, iki fırsatçılık. Ticari ahlak... Maalesef bu konuda ben ticari ahlaka uygun davranan aile kültürünü hala yaşatan esnafımıza tüccarımıza pazarımıza halcimize bir şey demiyorum ama inanılmaz derecede fırsatçılar var. Mesele Polatlı bizim sınır ilçemiz. Tarlada vatandaşın 80 kuruşa sattığı soğan pazarda 4 lira, markette 5-6 lira. Niye 4 katı kardeşim yani.
"TİCARET BAKANIMIZLA BİR GÖRÜŞMEMIZ VAR, ORADA PAYLAŞACAĞIZ"
Burada mutlaka kontrolde bir eksiklik gözüküyor. Son Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin birisinde bu işin denetlenmesiyle ilgili Ticaret Bakanlığı'na epey bir personel alımı yapılacak. İnşallah bizim de yarın Ticaret Bakanımızla da bir görüşmemiz var. Biz de kendi düşüncelerimizle kendisiyle paylaşacağız.
"İNŞALLAH CARİ AÇIĞIMIZI KAPATACAĞIZ"
Küresel ölçekte petrol fiyatları 45 dolarlardan 95 dolarlara çıktı. Bu şekilde tetikleyen unsurlar da var aslında...
Hem fiyat artışı var, iki buna ilave olarak dövizin artmasıyla dünyada yüzde 100 artan petrolün varili, bizde döviz de yüzde yüz arttığı için otomatikmen yüzde 200 artmış oluyor. Onun için bizde dolar artışıyla da izah edilemeyecek artışlar var bazı ürünlerde. Döviz aşağı geldi, ama bazı fiyatlarda aşağıya gelmedi. Ama ümit ediyorum ki ihracattaki bu artışımızı devam ettirdiğimizde, turizmde de normal bir sezon geçirdiğimizde bizim dış yatırımcılarımızın özellikle müteahhitlik hizmetleri vs buradan Türkiye'ye girecek girdilerle birlikte inşallah biz cari açığımızı kapatabiliriz. O zaman biraz ülkemiz de milletimiz de rahatlayacaktır. Bahar-yaz sezonuna geçtiğimizde fiyatlar daha aşağı düşecektir sebze meyve ve gıda ürünlerinde. İnşallah ülke normal bir sürece girecek diye ümit ediyorum.
GÜÇLÜ İTTİFAK MESAJI
Millet İttifakı ile alakalı bir soru sormak istiyorum. İttifak içinde ciddi gelişmeler yaşanıyor ve 6 partinin yeni sistem için bazı açıklamalar yapacağı söylendi. Oturma düzeniyle ilgili tartışmalar var. Bunun yanında ittifakın adının değişmesi yönünde öneriler var. Siz bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncellikle kendimize bakıyoruz. Cumhur İttifakı'mıza bakıyoruz. 2023 seçimlerinde de inşallah BBP Cumhur İttifakı içinde yer alacaktır. Ve yine inanıyorum ki şu anda halkımız ekonomi dışındaki diğer meselelerde, terörle mücadele olsun dış politika olsun, enerjide savunma sanayisinde atılan adımlar konusunda halkımız büyük çoğunlukta memnun. Ekonomideki bu krizler ve hayat pahalılığı normal seviyelere düşürüldüğünde ben Cumhur İttifakı'nın seçimi kazanma noktasında bir sorun yaşayacağını düşünmüyorum. Biz AK Parti-MHP-BBP azami müşterekleri olan siyasi partileriz. Milliyetçi, muhafazakar, maneviyatçı kitleye sahip olan ve bu iddiayla siyaset sahnesinde yer alan siyasi partileriz.
"CHP ZİHNİYETİ TAMAMEN BUNUN LOKOMOTİFİ"
Halbuki Millet İttifakı'nı oluşturan partilere baktığımızda HDP destekli solun başını çektiği ve buna da kendisini ulusal-sağ ya da sağın farklı renkleri olarak adlandıran siyasi partilerin yer aldığı bir ittifak olarak görüyoruz. Her ne kadar HDP yok deseler de HDP'nin desteği çok açık. Seçimlerde çok daha net gördük İstanbul ve Ankara başta olmak üzere. Öbür taraftan CHP zihniyeti tamamen bunun lokomotifi şu anda. İYİ Parti ulusal milliyetçilik iddiasında, biraz merkez-sağ iddiasında olan ama bizim gibi Türk-İslam ölçüsünden ziyade ulusal bir milliyetçilik. Onu esas almış kendisine. Diğer partiler; Davutoğlu ve Ali Babacan'ın partisi HDP'yi hiç yargılamıyorlar. İşbirliği de yapılsa hayır demezler. Burada HDP'den rahatsız olan İYİ Parti var bu da gerçekten ne kadar rahatsız o da tartışılır. Seçmeninin tepkisini almamak için ara sıra böyle çıkışlar yapıyorlar ama sonuçta devam ediyorlar. Gerçekten ciddi bir rahatsızlıkları olsa bu kadar HDP ile iç içe olan bir ittifakta bu kadar pürüzsüz yürüyebilirler m? yürüyemezler...
"KÜRT KARDEŞLERİMİZ HDP'Yİ VE MİLLET İTTİFAKI'NI DESTEKLEMEYECEK"
Zaman zaman HDP'nin çıkışları oluyor, onu nasıl yorumluyorsunuz?
Onlar da kendi tabanlarını tutmaya çalışıyorlar. Bir meşruiyet arıyorlar. Çünkü legal görünümlü illegal bir siyasi yapı HDP. PKK'nın siyasi uzantısı. Bu tür kendilerine meşruiyet sağlayacak birlikteliklerle birlikte partinin kapatılmasının önüne geçmek, kitleyi genişletmek. Çünkü şu anda muhafazakar ve devletin varlığının, ülkenin bütünlüğünün yanında olan dindar Kürt kardeşlerimizin rahatsızlığı var. Biz de onlara açık çağrı yapıyoruz, sizin HDP'ye ihtiyacınız yok. BBP var Cumhur İttifakı'mız var. Biz onların devlete uzanan eliyiz, sesleriyiz, ne istiyorlarsa, bütün bunları ifade ediyoruz. Ben inanıyorum ki son seçimde özellikle devletin varlığından yana olan, muhafazakar olan, bu toplumun inancını, kültürünü önceleyen Kürt kardeşlerimizin bu sefer HDP'yi ve Millet İttifakı'nı desteklemeyeceklerini ve desteklerinin büyük oranda Cumhur İttifakı'na olacağını ümit ediyorum.
Halil Falyalı cinayeti sonrasında gazeteci Ayşenur Aslan'ın Türk Mukavemet Teşkilatı ile ilgili bazı açıklamaları oldu, hedef aldı teşkilatı. Bu konuda sizin düşünceniz nedir?
Ayşenur Aslan, ilk defa bu hadsizliğini, densizliğini, çirkinliğini, bu Türk milletine, Müslümanlara karşı ilk defa kusmuyor. Defaaten bu tür açıklamalarına şahit olduk. Tabi bu bize şunu gösteriyor ki; Türkiye'de bunlar uzun yıllar ana akım medyayı yönettiler ve onların sesi oldular. Hem siyaseti, hem kamuoyunu, hem gündemi. Bunları görünce kimler Türkiye'yi yönetmiş diyoruz. Bulundukları her mecrada bu kinlerini, öfkelerini kusuyorlar. Şimdi Türk Mukavemet Teşkilatı neye karşı kurulmuş? Kıbrıs'ı tamamen bir Rum adası yapmaya çalışan ve bunun önünde de engel olan adadaki bütün Türkleri adayı terk etmeye zorluyor gitmeyenleri de öldürüyor çoluk çocuk. Küvette şehit edilen yavrularımızı, annesini ne çabuk unutuyoruz. Sanki bütün bunlar yaşanmamış gibi... Adı üstünde mukavemet teşkilatı. Katliama, zulme, Türklere Müslümanlara karşı girişilen zulme mukavemet. Bunu illegal olarak, suikastlar düzenleyen bir teşkilat olarak göstermeye çalışacaksın. Bunu, soyu necip Türk milletine ait olan, bu toprakların imanına inancına sahip olan birisinin söylemesi mümkün değil. Ben de dedim ki dedelerinize mi suikast yaptı da onun hesabını sormaya çalışıyorsunuz. Halk TV'nin normal bir konuğu değil orada görevi var. Halk TV yönetiminden açıklama yok. CHP'den bir açıklama yok.
"PAZARTESİ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ"
Suç duyurusu olacak mı?
Avukatlarımız hazırlık yapıyorlar, yarın ya da Pazartesi günü suç duyurusunda bulunacağız.