Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, AB Komisyon Başkan Yardımcısı Franz Tımmermans ile ilk toplantıyı Eylül 2021'de yaptıklarını belirterek, "Gerçekten bize yapılan haksızlığın giderilmesi ve yine Türkiye'nin iklim değişikliği ile mücadelesinde etkin, öncü rol alabilmesi adına sayın dostum Timmermans’ın da ciddi katkıları oldu. Kendisine bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Türkiye’nin AB'ye uyum sürecinin desteklenmesi için de bu sürecin önemli bir fırsat olduğuna inanıyorum. AB ile bu alanda güçlendireceğimiz iş birliği aslında ülke ekonomilerine yeni iş imkanları, istihdam imkanları da oluşturacaktır" diye konuştu.

'2053 NET SIFIR EMİSYON ADIMLARIMIZI ATACAĞIZ'

Kurum, Türkiye'nin dünyayı en az kirleten ülkelerden biri olmasına rağmen emisyon azaltım noktasında da çok ciddi potansiyele sahip bir ülke olduğunu ifade ederek, "Biz gelişmekte olan bir ülke olarak yeşil kalkınma sürecini, döngüsel ekonomi sürecini bir fırsat olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız da bunu dünyaya ifade ettiler. Sürece liderlik eden ülke olmak istiyoruz. Yapacağımız iklim kanunu ile 2053 net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda adımlarımızı atacağız. Sektörlerimize finansal desteklerin de içinde olduğu, yine emisyon ticaret sistemi ile karbon fiyatlandırma sistemiyle de kirletenin ödediği, az kirletenin ödüllendirildiği bir süreci yürütüyor olacağız. Şu an yenilenebilir enerjiye baktığınızda Enerji Bakanlığımız bu konuda hassas bir süreç yürütüyor ve Avrupa'nın 5’inci, dünyanın 12’nci ülkesi konumundayız ve yenilenebilir enerjide kurulu gücünün yüzde 54'ünü de yenilenebilir enerjiden karşılayan bir ülkeyiz. Özellikle Rusya-Ukrayna krizi kendi kendinize her alanda yetebilen ülke olmanız ve tüm ülkelerin kendi enerjilerini kendilerinin karşılayabilecek bir bağımsızlığa sahip olması gerektiğini bir kez daha göstermiştir ve bu nedenledir ki biz de yenilenebilir enerjide yatırımlarımızı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın 2053 vizyonu çerçevesinde koymuş olduğu hedefler doğrultusunda atacağız" diye konuştu.

'EMİSYON TİCARET SİSTEMİNİ HAYATA GEÇİRİYORUZ'

Kurum, hidrojen ile ilgili iş birliği konusunun çok önemli olduğunu vurgulayarak, bu konuda iş birliğini artırma noktasında Tımmermans ile oldukça verimli bir görüşme yaptıklarını söyledi. Kurum, "Avrupa’nın yeşil hidrojen kaynağı Türkiye olabilir ve bu noktada AB ile ortak bir çalışma yürütebileceğimizi kendilerine ifade ettik. Tabii Sayın Cumhurbaşkanımızın koymuş olduğu 2053 net sıfır emisyon yine yeşil kalkınma planı çerçevesinde döngüsel ekonomi anlayışı ile AB ile de yeşil mutabakatla uyumlu bir şekilde sürecimizi yürüteceğiz. Bugün ticaretimizin yüzde 50'den fazlası AB ülkeleri ile yapılmakta. Dolayısıyla iklim değişikliği ile mücadele kapsamında atacağımız adımlarla da yine bundan sonra AB ile uyumlu hali yürütüyor olacağız. Bu yıl içerisinde 27'nci Taraflar Toplantısı öncesi ulusal katkı beyanımızı güncelleyeceğiz. Bu çerçevede de aslında 2053 adımları ile birlikte bizim vermiş olduğumuz taahhütleri yerine getireceğiz. Tabii sera gazı azaltımı emisyonlarında da emisyon ticareti sistemini hayata geçiriyoruz ve bu çerçevede de yine AB ile uyumlu olmasını önemsiyoruz" diye konuştu.

'AB İLE BİRÇOK PROJELER YAPIYORUZ'

Kurum, 2053 hedeflerine ulaşabilmek için AB'nin bu noktada iklim değişikliği ile mücadele noktasındaki yatırımlara desteğini ve iş birliğini artırması gerektiğini belirterek, "Bu çalışmalar Türkiye'nin iklim değişikliği ile mücadelesinde ortaya koyduğu samimiyeti ve gayreti göstermektedir. Bu samimiyet ve gayret çerçevesinde de bu iş birliğini çok daha güçlendirecek adımları değerli dostumun da katkılarıyla atacağız ve Türkiye'nin bu süreçte attığı adımların AB'ye üyelik ve uyum sürecinde katkısı da olacağına gönülden inanıyor, çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.

'TEKNOLOJİNİN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN MUTABAKATA VARDIK'

Hidrojen kullanımı ile ilgili soru üzerine Bakan Kurum, "Hidrojen teknolojisinin kullanılması noktasında aslında AB Komisyonu da değerli dostum da bunun kullanımın yaygınlaştırılması bağlamında bizimle aynı şeyleri düşünüyorlar ve gerçekten Türkiye'nin zengin hidrojen kaynakları AB'nin de bu noktada ihtiyacını giderebilecek kapasiteye sahip. Tabii buradaki teknolojinin geliştirilmesi yine bu noktada bilgi ve tecrübe paylaşımın artırılması gerektiği konusunda mutabakata vardık. Bu alanda çalışmalarımızı teknik heyetler ile birlikte de yapacağız. Önümüzdeki süreçte de ülke olarak biz zaten İklim Kanunu ile yine şura ile yapmış olduğumuz çalışma çerçevesinde gerek yenilenebilir enerji kaynaklarındaki kapasitenin arttırılması, gerek fosil yakıt kullanımının azaltılması, gerek hidrojen teknolojileri ve bundan sonra çıkabilecek teknolojilere yatırımın artırılması noktasında kararlarımız var. Bu çerçevede de ortak çalışmayı komisyonla birlikte sürdürme kararı aldık" dedi.

Yorumlar 0 Yorum Var