Kocaeli'de geçtiğimiz Ağustos ayında yaşanan esnaf tartışması kanlı bitti. Kılıçla karnından yaralanan Yunus Tokgöz iki kez ölümden döndü. Kolunu kaybetme tehlikesi geçiren Tokgöz, "Sanık 1 metrelik bir kılıçla bana saldırdı. Ninja değilsin, Terminatör değilsin, o kılıcın senin dükkanında ne işi var? Bu şahsın yakalanması için illa ölmem mi gerekiyordu" dedi.

Olay, 16 Ağustos 2021 tarihinde meydana geldi. İddiaya göre, arkasından konuştuğunu iddia ettiği esnaf komşusu Kaya D. ile konuşmaya giden Yunus Tokgöz, kılıçla saldırıya uğradı. Arabasına binerek 200 metre ilerideki dükkanına giden Yunus Tokgöz, ağabeyi Mustafa Tokgöz’e olayı anlattı. Olayı çözmek için Kaya D.’nin yanına giden Mustafa Tokgöz de aynı şekilde saldırıya uğradı. Ağabeyinin saldırıya uğradığını gören Yunus Tokgöz, olay yerinde girerek ağabeyini korumaya çalıştı. Bu esnada Kaya D. tarafından kolundan ve karnından kılıçla yaralandı. Olayı gören çevredeki vatandaşlar, Yunus Tokgöz'ü araçlarına alarak hastaneye götürdü. Polis ekipleri, olaya karışan Kaya D., oğlu Kerem D. ve diğer şahısları ifadelerini almak üzere emniyete götürdü. Olayda kullanılan kılıca ise el konuldu. Şahısların ifadelerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

5 defa ameliyat geçiren Tokgöz, uzun süren tedavinin ardından taburcu edildi. Olay sebebiyle Tokgöz’ün elinde ve parmaklarında his kaybı yaşandı. Gıda toptan ve unlu mamuller işi yapan Yunus Tokgöz (41) olayı anlattı. 16 Ağustos 2021 olayın gerçekleştiğini ifade eden Tokgöz, "Arkamdan konuşmuş bir esnafımızın yanına gidip neden böyle bir şey yaptığını sordum. İçeriye girer girmez benim üzerime kılıçla koşmaya başladı, içeridekiler de bana saldırınca ben aracıma binerek 200 metre ilerideki dükkanıma gittim. O sırada ağabeyim Mustafa geldi ve ne olduğunu sordu. Ağabeyime durumu anlatınca neden böyle bir şey yaptığını sormak için onun yanına gitti. Mustafa ağabeyimin elinde sivri bir kalem dahi yoktu. Ağabeyimin üzerine 4-5 kişi sopalarla bir kişi de kılıçla geldi. Ben de koşarak oraya gittiğimde Kaya kılıcı benim koluma vurdu. Sonrasında yere düştüğümde kılıcı 2 defa karnıma soktu. Kasap bir arkadaşımızın arabası ile hastaneye gittik. 5 kez ameliyat geçirdim. 2 gün sonra mahkememiz var ama olaydan 10 ay geçmiş olmasına rağmen sanık hala tutuksuz bir şekilde elini kolunu sallayarak ortalıkta geziyor” dedi.

"Ninja değilsin, Terminatör değilsin, o kılıcın senin dükkanında ne işi var?
Olayı hala unutamadığını söyleyen Tokgöz, "Sanığın ifadesine göre, kendisinin elinde ekmek bıçağı varmış, elinde duruyormuş ve ben böyle yaralanmışım. Sanık 2 metrelik bir kılıçla bana saldırdı. Aldığım kılıç yarası sebebiyle elimi ve parmaklarımı hissetmiyorum. Bu sanık hem bana hem ağabeyime saldırdı. Bu şahısla aynı mahalle mülk sahibiyim, annemle aynı mahallede yaşıyorlar. Babam 2 ay önce bu olayın üzüntüsünden kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Adalete güveniyoruz. 10 ay oldu bu adam hala tutuksuz. Benim ölmem mi gerekiyordu bunun tutuklanması için. Aramızda husumet yoktu, bana neden saldırdı bilmiyorum. Yeğenlerime benim depomdan alışveriş yapmamalarını söylemiş. Ben de bunun sebebini öğrenmek için sormaya gittiğimde bana saldırdı. İnsan insana böyle büyük bir kılıçla neden saldırır bilmiyorum, insan insana bunu yapmaz. Bir esnafın dükkanında neden kılıç bulundurduğunu merak ediyorum. Ninja değilsin, Terminatör değilsin, o kılıcın senin dükkanında ne işi var?" diye konuştu.

"Bu şahsın yakalanması için illa ölmem mi gerekiyordu"
Sanığın annesiyle olan diyaloğunu anlatan Yunus Tokgöz, "70 yaşındaki annem bu olaydan sonra ekmek almaya giderken sanık, annemin ona hakaret ettiğini ve can güvenliğinin olmadığını söyleyerek polis çağırmış. Şikayet üzerine polis geliyor ve annemin ifadesini alıyor. Kendisi kılıç taşıyor ama 70 yaşındaki bir kadını şikayet ederek ‘Can güvenliğim yok’ diyor. Annemle aynı gün bu yaşanan olaylar sebebiyle mahkememiz var. Başak Cengiz olayını hatırlıyorsunuzdur, benden sonra onun olayı oldu ve katil zanlısı yakalandı. Ben 15 ünite kan alıp ölmediğim için mi sanık tutuklanmayarak bu kadar özgür bir şekilde geziyor, bu şahsın yakalanması için illa ölmem mi gerekiyordu" şeklinde konuştu.

"Gözümün önünde oğlumu kılıçla doğradı, ben bu kadar canilik görmedim"
Yaşananlar sebebiyle gözyaşlarına boğulan anne Semiha Tokgöz, “Kapının önünde otururken oğlum Yunus geldi, eli ayağı titriyordu. Ne olduğunu sorduğumda Kaya'nın kılıçla kendisine dükkanda saldırdığını söyledi. O sırada ise büyük oğlum Mustafa geldi. Mustafa’ya da olayı anlatınca, ‘Ben gidip konuşacağım derdi neymiş’ diyerek gitti. O sırada oğlum Mustafa usul usul gitti, eline bir şey de almadı. Sanık oğlumla karşılaşınca ensesine kılıcı salladı. İkinci bir hamlede ise oğlum Yunus kolunu ağabeyinin önüne tuttu. Bu sırada Yunus'un kolu düştü zannettim çünkü her tarafı kan içindeydi. ‘Eyvah çocuğumu öldürdü’ diyerek bağırdım, çocuğumu kanlar içinde arabaya alarak hastaneye kaldırdılar. Bu olay sebebiyle bayılmışım. Daha sonra hastaneye gittik, ben çocuğumu öldü sanıyordum. Hastanede hasta eks oldu dediler. Çocukları ‘Babamız öldü’ diye ağladılar. Daha sonra başka bir hastaneye sevk ettiler ve bizden izin alarak oğlumun kolunu kesmek istediler. ‘Yalvarıyorum etmeyin, kesmeyin, kolu üstünde kalsın, sakat olmasın’ dedim. 11 saat Yunus ameliyatta kaldı. Biz ümidimizi kesmiştik ama Allahtan hiçbir zaman ümit kesilmezmiş. Biz bir hafta hastanenin önünde Yunus’un çıkmasını beklerken sanık tutuksuz bir şekilde iş yerinde oturuyormuş. Bu nasıl adalet, böyle bir şey olamaz. Eşim bu olay sebebiyle kalp krizi geçirdi. Kaya denilen şahıs, gözümün önünde oğlumu kılıçla doğradı, ben bu kadar canilik görmedim" ifadelerini kullandı.

Öte yandan, olay anı güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Yaşanan tartışmanın ardından sanık Kaya D.'nin kılıcı alarak koştuğu görülüyor.

Yorumlar 29 Yorum Var
  • isa 13.05.2022 16:59
    hukuk fakültelerini kapatın gitsin. yahu bu olacak iş mi yuuuuuuuhhhhhhhhhh
  • Vatandaş 13.05.2022 16:08
    Bu iş böyle olmayacak, kadılık sistemi geri getirilmeli.
  • Olabilir 13.05.2022 16:04
    Kötülüğün hiç tatil yapmadığı ama adaletin 40 gün yaz tatili, meclisin 90 gün yaz tatili yaptığı, milli eğitimin aylarca yaz tatili yaptığı bir ülkede yaşıyoruz. Sanki her şey yolunda, güllük gülistanlık ve çözülmesi gereken hiç bir sorunumuz yok, eğitim öğretim süper. Eee ne yapalım o zaman, kurumları kapatıp tatil yapalım. Bu ülkede sanki memurlar farklı bir boyutta, diğerleri farklı bir boyutta yaşıyor. Aynı ülkede yaşıyoruz ama sorunlarımız, beklentilerimiz, yaşam tarzımız, tamamen farklı. Hiç kimse de çıkıp devlet kurumları kapanmamalı, memurlar da işçiler gibi sırasıyla yıllık iznini alıp tatili yapsın gelsin ama kurumlar kapanmasın, çalışsın, biriken dosyalar sonuçlandırılsın demiyor!
  • A.Demirel 13.05.2022 11:50
    Adalet bu mu!!!!!!!!!!!!!!!
  • hmd 13.05.2022 10:07
    Adalet oldu Atalet.. bu ne iş, suç makinaları ortada dolaşsın, masum insanların vay haline.....
Daha fazla yorum görüntüle