AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "Bugün Kabine toplantısı var. Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ burada bir sunum yapar diye düşünüyorum. Bu sunumdan sonra gecikmeden, olmadı bir dahi ki hafta Meclis'e sunabiliriz." dedi.

TBMM'de siyasi partilerin haftalık düzenledikleri grup toplantıları yarın yapılacak. Bu arada başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifinin de bu hafta Meclis Başkanlığına sunulması bekleniyor. AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını yanıtladı.

İşte Bülent Turan'ın dikkat çeken açıklamalar:

6'LI MASANIN ANAYASA ÖNERİSİ

6'lı masanın toplantısını beraber değerlendirelim ancak kamuoyuna baktığımızda genel olarak araziye baktığımızda çok da büyük bir merak uyandırmadığını görüyoruz. Kimsenin umurunda değil desek yanlış bir şey söylemiş olmayız. 6'lı masa belki bundan 5-6 ay önce kendince bir rüzgar yakaladı bir iddia ortaya koydu, toplumda bir soruş işareti kondu acaba ne yapacaklar, iktidar olurlarsa ne söyleyecekler, ne vadedecekler diye bir hava yakalamıştı. Ancak hükümetin toplumun tüm kesimlerinin sorunlarına çok yoğun mesai harcaması, adım atmaya başlaması 6'lı masanın kendi kavgalarının yoğunlaşmaya başlaması gibi sebeplerle tekrar bu rüzgarın geri alındığını ve tekrar hükümetin merkeze alındığı bir dönem yaşadığımızı ifade etmek isterim. Halkımız şu an 6'lı masa ne yapar diye düşünmüyor, halkımız iktidar hangi adımları attı, hangi adımları atacak, yeni dönemde neler vadedecek buna bakıyor.

Siyasetin merkezini de ekonominin merkezini de dış politikanın merkezini de yeni dönemin vaatlerini de AK Parti'den bekliyor. Halkımız izan sahibi irfan sahibi. Arazideki bu 5-6 ay önceki tartışmaları gördü değerlendirmesini yaptı tekrar anketlere yansımaya başladı. CHP'nin 20'lere kadar düştüğünü kurulduğundan beri hep oy arttırdığı iddia edilen İYİ Parti'nin 11'lere kadar düştüğünü görmeye başladık.

AK Parti'nin oyunun kesinlikle 40'ın üzerinde olduğunu görüyorum. Biz çok seçime girdik 7 Haziran farklı bir dönemdi, Kasım seçimleri başka bir dönemde biz esnafa gittiğimizde bize zaman zaman küser insanlar zaman zaman barışır insanlar. 7 Haziran'da bize bir anlamda soğuk davranan esnaf 1 Kasım'da elimizi sıkarak şu derdim var bunu çöz bu sıkıntım var bunu gider demeye başlamışlardı yani bizi görmüşlerdi. Ben şu an o havayı yaşıyorum. Dünyada krizler var, ekonomik sorunlar Türkiye'mize de yansıyor, doğal gaz 10 kat 20 kat arttı, tüm dünyada bu krizlerin olduğunu biliyor insanımız bizim. Bu krizleri ancak güçlü liderlikle aşabiliriz bunu da biliyor insanlar. Bakın dünyaya Merkel vardı artık yok birkaç lider vardı artık yok. Sayın Erdoğan'dan başka birkaç kişiden başka dünyada güçlü lider de kalmadı tabiri caize tecrübesiyle, duruşuyla, tavrıyla tüm dünyanın merak ettiği bir lider haline geldik.

İnsanlar ekonomik sorunların büyük olduğu zamanlarda ülkenin etrafında savaşlar olduğu zamanlarda dünyanın zaman zaman krize maruz kaldığı zamanlarda daha güçlü liderler isterler. Bu AK Parti meselesi değil bu Türkiye meselesi. Biz bu krizleri nasıl aşarız iddiası ortaya koyduğumuzda tüm milletimiz güçlü liderlikle bunu söylüyor.

"TARİHİNİN EN BÜYÜK OYUNU ALACAK BİR DÖNEMİ YAŞAYACAĞIZ"

AK Parti değişik seçimlerde Türkiye'nin toplam yüzde 70 oyunu almış bir parti. İddialı söylüyorum yüzde 70 değişik zamanlarda oy vermiş insanlar. Bu milletin yüzde 70'i AK Parti'ye oy vermiş.

Dolayısıyla biz kendimizi tekrar revize eder, dilimizi inşa eder, vaatlerimizi ortaya koyar, Sayın Cumhurbaşkanımızın son dönem her Bakanlar Kurulu'nun bir müjde toplantısına dönmesi tarzını devam ettirirsek göreceksiniz tarihinin en büyük oyunu alacak bir dönemi yaşayacağız.

BAŞÖRTÜSÜ İÇİN ANAYASA TEKLİFİ

Bilindiği gibi başörtüsü ile ilgili meseleyi toplumun kendi dinamikleri ile birlikte ve güçlü siyasi iradeyle çözmüştük. Bir gün özensiz bir konuşmayla ve daha ötesi özensiz bir metinle CHP gündem açtı ve dedi ki, 'Başörtüsü için teklif veriyorum' dedi. Hukukçular ve tüm partilerin değerlendirmesini aldı. Önümüzdeki hafta TBMM'ye sunabiliriz. Madem böyle bir iddia ortaya koyuyorlar. 160 vekil o teklifi değiştirebilir veya geri alabilir. Ama anayasa değişikliği başka bir durum. Sayısal olarak zor bir süreç. Biz de bir anayasa maddesi getirelim ve bütün partiler buna evet desinler istedik. Bir daha bu konu tartışılmasın istedik. Yarın bir kanun teklifiyle tersi yapılabilir. Biz bu tartışmaları bitirmek istedik. Anayasa değişikliği için 400 vekil gerekiyor. İşte o yüzden biz bunu teklif ettik. CHP'nin metni olayın yüzeyselliğini gösteriyor.

Biz ne yaptık? Hukukçularla bir araya geldik. Bakanlarla bir araya geldik. Vekillerle buluştuk. Bu da yetmedi tüm partilerle bir araya geldik. Tekrar bu değerlendirmelerle beraber metin hazırladık ve işte o metni vereceğiz. 1 günde hazırlanan metni Meclis'e verip rafa koymak bir durum bir de bizim gibi yol izlemek başka bir durum. CHP bu metni Meclis'e verdi. 2 ay oldu nerede? Gündeme aldılar mı? Bunları hiç sormadılar bile. Bunun yasallaşmasını isteselerdi o günden sonra 10 defa konuşurlardı. Ama dertleri bunu yasalaştırmak değil. Dertleri başörtüsünün yasal güvenceye alınması değil. Başörtülerden oy almak için bunu yaptılar. Bugün Kabine toplantısı var. Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ burada bir sunum yapar diye düşünüyorum. Bu sunumdan sonra gecikmeden olmadı bir dahi ki hafta Meclis'e sunabiliriz. Ben CHP'nin teklife evet demek zorunda kalacağını düşünüyorum.

ERKEN SEÇİM OLACAK MI?

5 yıldan beri her dönem muhalefet partileri ısrarla erken seçim olduğunu söylediler ve tarih verdiler. Ama bir seçim olmadı. Biz hala seçim tarihi olarak 15 Haziran diyoruz. Biz seçimlerin zamanında olmasını istiyoruz. Eğer erken olacaksa bile asla böyle bir gündemiz yok ama olacaksa bile Ali Babacan'ın mart ayını söylemesi teknik bilgiden çok uzak bir konu. Bilindiği seçim kanunu değiştiği. Büyük oranda buna 'evet' dedik. Hatta önemli oranda muhalefet vekilleri bile 'evet' dedi. Seçim kanunun değişmesinin tarihi 6 Nisan'dır. 1 yıl süre geçerlidir. Türkiye'de 6 Nisan'dan önce seçim olamaz. 6 Nisan'da hafta içi 9 nisan ilk Pazar oluyor. Yani Türkiye'de 9 Nisan'dan önce seçim olamaz. İşte bundan önce bir tarih vermesi konuya ne kadar uzak olduğunu gösteriyor.

6'LI MASA ADAY BELİRLEME SORUNU

Zaman zaman kendine meşru alan açmak için bizi sert eleştiren bir isimdir. İYİ Parti'nin içerisinde Yavuz Ağıralioğlu'nun durduğu yer başka bir yer, İYİ Parti'nin durduğu yer başka bir yerdir. Biri Togg açılışına geliyor birisi kızıyor. Biri tezkereye evet diyor diğeri kızıyor. Türk toplumu güçlü lider ister. Seçimlerde ne yapmak istediğini görmek ister. 8 defa toplandılar bunlarında hepsinde aşağı yukarı aynı metinler var. Ortak kanaatleri belli ve parlamenter rejimden başka bir ifadeleri de yok. Fakat bu millet önünde yürüyecek lideri görmek ister. Sanki utanıyorlar mı ki lider söylemiyorlar. Neyi gizliyorlar. Yıpranırmış! Biz Erdoğan ile 20 yıldır yol yürüyoruz ve yıpranmadı. Biz karşımızda güçlü bir muhalefet isteriz. Bu bizi daha güçlü yapar. İstanbul'da devasa bir heyecanla bir araya geldik. Aslında AK Parti sahada masada değil. Onlar masada var olma mücadelesi veriyorlar. Her zamankinden daha büyük heyecanla yolumuza devam ediyoruz.

6'lı masanın o kavgalardan topluma vereceği bir şey yok. 'Kavgalı eve gelin verilmez' derler. CHP ve İYİ Parti'nin kavgası var, CHP'nin kendi içinde kavgası var. Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu aday olmak istiyor. Kemal Kılıçdaroğlu'nun ekibi onu durdurmak istiyor. İYİ Parti ve CHP farklı şeyler söylüyor. 6'lı masanın vaadi toplumda karşılığı olan bir durum değil.

6'LI MASANIN ADAYI KİM OLACAK?

Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olduğu Türkiye'de ben de aday olurum. Bu iddiamda ısrarlıyım. Bu millet kendi değerlendirmesini yaparken 'kim çalışır kim çalışmaz kim Türkiye'yi büyütür kim büyütmez' buna bakar. Kişinin kimliğine mezhebine veya tarzına bakarak bunu yapmaz. Kemal Kılıçdaroğlu'nun herkes kadar aday olma hakkı vardır. Ama ben aday olamayacağı kanaatindeyim. Hala bu kadar olaya rağmen kendini gizlemesini buna bağlıyorum. CHP'nin içerisinde Kemal Kılıçdaroğlu aday olmasını isteyenlerin tozunu temizleyin altında 'Kemal Kılıçdaroğlu gitsin, ben geleyim anlayışı' vardır. Kemal Kılıçdaroğlu için siyaset bitti. Aday olsa da olmasa da Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanlığı koltuğunda kalma ihtimali yok.

Başta Özgür Özel olmak üzere kendini Genel Başkan olma rüyasıyla yatıp kalkan insanların Kemal Kılıçdaroğlu'nu orada tutmayacaklarını iddia ediyorum. Kemal Kılıçdaroğlu için siyaset bitmiştir. Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyasi hayatı sonlanmıştır. Birkaç ay sonra aday olsa da olmasa da CHP Genel Başkanlığı kapanmıştır. Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığını en çok isteyenler onun en çok kaybolmasını isteyenlerdir.

TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ TÜRK İFADESİ

Tüm kurumların başında Türk olmasından keyif alıyorum öyle olmasını istiyorum. Çünkü Yüzde 15 oranında doktor oy kullanmış. Burada büyük bir yanlış var tüm doktorlarımız aslında oy kullanmaya gitse bu seçimlerin sonucunun farklı olacağı kanaatindeyim. Barolarda da avukatım benzer şeyler yaşıyoruz. Bizim camiamız diyelim tabiri caizse çok konuyla ilgili olmayabiliyorlar zaman zaman. Yüzde 15 ile seçilen bir Fincancı var. Yüzde 15'in yüzde 40'ını almış. Yani toplam doktorların yüzde 6'sına tekabül ediyor. Yüzde 6'lık doktor oyuyla başkan olan bir kişiden bahsediyoruz. Hiçbir karşılığı yok aslında. Birinci işimiz tüm doktorlarımızın bu işe sahip çıkması lazım. İkinci işimiz her kanunda olduğu gibi bu kanunda da eksikler var. Barolar tekti şu an çoklu baroya imkan sağlandı. Tüm kurumların benzer çalışmalara tabi tutulmasında fayda var. Şu an bir grup arkadaşımız buna çalışıyor. Bu çalışmanın olup olmayacağı sonraki tartışma konusu.

EYT'DE DÜZENLEME NASIL OLACAK?

Hükümetin her konuya eğilen bir tarzı var. EYT de yoluna koyacağımız konulardan bir tanesi. En kısa sürede inşallah bunun duyurusunu yapacağız. Hem EYT'nin hem taşeron tarzı kadrolaşma vardı hem de onun hayata geçeceğini söylemek isterim.

Yorumlar 0 Yorum Var