Pazarcık ve Elbistan merkezli depremler bölgede 5 milyon kişiyi etkilediği bildirilirken uzman isimler, vatandaşların evlere girip girmeyeceği konusunda uyarılarda bulundu.

7,7 büyüklüğündeki Pazarcık depremi ve 7,6 büyüklüğündeki Elbistan depremi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak kayda geçti. Vatandaşlar depreme uykusunda yakalanırken devlet ve millet ele ele yaraları sarmak için harekete geçti.

UZMAN İSİMLER HABER7'YE KONUŞTU

Yaşanan deprem felaketiyle ilgili Haber7’ye açıklamalarda bulunan uzmanlar, önemli uyarılarda bulundu.

ORUÇ: DEPREMDEN 5 MİLYON KİŞİ ETKİLENDİ

Haber7’ye konuşan Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Oruç, koordinasyon vurgusu yaptı. Jeofizik mühendisi Bülent Oruç, boşaltılan risksiz evlere 3 ila 7 gün öncesinde dönülmemesi gerektiğini söyledi.

Depremden etkilenen 10 şehrin demografik yapısından bahseden Deprem Risk Yönetimi Uzmanı Prof. Bülent Oruç, sağ kurtulanlara planlı şekilde yardım ulaştırılması gerektiğini belirtti. Prof. Oruç, “Deprem bölgesinde toplamda 5 milyonluk nüfustan bahsediyoruz. Bu nüfusun hemen hemen tamamı bu depremden etkilendi. Bölgedeki akrabalarını merak edenleri de eklediğiniz zaman sayı 10 milyonu bulacaktır. Orada bulunan insanların içerisinde ilaç kullanan, hasta veya hamile olan, bebeği bulunan anneler, engelliler, yaşlılar var. Oradaki resmi kuruluşlar tarafından öncelikle bunlara ulaşılıp ihtiyaçları giderilmeli.” dedi.

KOORDİNASYON ŞART

Jeofizik mühendisi Bülent Oruç, şöyle devam etti:

“Diğer vatandaşlarımız bu kış koşullarında havanın saatler sonra kararacağı düşünülerek, barınma ve yiyecek ihtiyaçları giderilmeli. Bu şu anda planlanmalı. Yoksa sadece arama kurtarma işlerine odaklanırsak, diğer hususlarda sıkıntı baş gösterdiğinde hazırlıksız yakalanılır ve ciddi sıkıntı yaşanır. Şu anda bunun koordine edilmesi gerekiyor.”

GİRİŞ-ÇIKIŞLAR KONTROLLÜ YAPILMALI

Oruç, deprem bölgesinde insanların ayrılmayıp bir arada olması gerektiğinin altını çizdi. Bülent Oruç, “Hep bir arada olunmalı, binalardan uzak açık ve güvenli bir yerde olunması gerekiyor. Gidip akrabalarında kalma planı yapanlar için ulaşım imkanları sağlanmalı ve onlar da koordine edilmelidir. Yolların tıkanması durumunda bölgeye karayoluyla gelecek yardımlar da sekteye uğrar. Gidiş-gelişler muhakkak kontrollü yapılmalıdır.” ifadelerini kullandı.

SAKIN BİNALARIN YANINA BİLE GİDİLMESİN

Deprem riskinin devam ettiğini kaydeden Oruç, “Hiçbir bina bir anda çökmez. Bina yapımında kullanılan malzemeler kötüdür, zamanında yorulmuştur, bina yapımı sırasında gerekli denetleme yapılmadığı için prosedüre uygun yapılmamıştır ve bina prematüre doğmuştur. Zamanla içerisinde binadaki yükler artar ve bir an gelir içi geçtiği için bina yıkılır. Bu binalar böyle büyük depremden etkilendiği için az yada çok yaralı olabilirler. Şu anda ufak bir artçı sarsıntıda binaların yıkılma durumu olabilir. Bu sebeple sakın ola boş binaların yanına gidilmesin. ‘Eşya çıkarmak’ gibi düşüncelere kapılmamalıdır insanlar. Hangi binanın yetersiz, hangi binanın risk sınırını aşma seviyesine geldiği bilinmiyor. Bu aşamada sabırla beklemek gerekiyor.” şeklinde konuştu.

EN AZ 3 GÜN EVLERİNİZE DÖNMEYİN

Bekleme süresinin kaç gün olması gerektiğiyle ilgili de bilgilendirmelerde bulunan Prof. Oruç, şu tavsiyelerde bulundu:

“Artçı sarsıntılar 1 gün içinde çok sık, 3 gün içinde az, 1 hafta içerisinde daha az olarak bitecektir. Eğer eviniz şu anda bile az hasarlıysa bile yetkililerden ‘tamamdır girebilirsiniz’ raporu almadan girmeyelim. Evinizde hiçbir şey yoksa, artçı sarsıntıların azalacağı 3 günden sonrasının beklenmesi gerekmektedir.”

ER: TÜRKİYE’DE ÇOK NADİR OLAN DEPREMLERDEN

Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er, artçı depremlere dikkat çekerek vatandaşları uyardı. 

Bölgedeki fay hatlarının aktif hale geldiğini söyleyen Engin Er, "Bu depremlerin artçıları olmaya devam edecektir. 7.6 büyüklüğündeki deprem, Türkiye’de çok nadir olan depremlerden." diye konuştu.

SON ZAMANLARIN EN BÜYÜK DEPREMİ

Artçılar günlerce sürebileceğini ancak gün geçtikçe büyüklüğün ve sayısının düşeceğini belirten Engin Er, "Büyüklük olarak son zamanların en büyük depremi diyebilir. Epey büyük bir deprem. Artçılar günlerce sürebilir. Ancak sayısı ve büyüklükleri azalarak düşer." dedi.

MARMARA DEPREMİNİ TETİKLEMEZ

Beklenen Marmara depremini tetiklemesinin mümkün olmadığını kaydeden Engin Er, "İstanbul veya başka illerdeki depremleri tetiklemez. Çünkü biri Doğu Anadolu Fay Hattı, biri Kuzey Anadolu Fay Hattı. Yani ikisi bire bir organik olarak bağlantılı değil. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki depremler, daha fazla büyük ve sayı olarak daha fazla olan depremler. Ama Doğu Anadolu Fay Hattı üzerindeki depremler daha az olsa da Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki gibi depremler üretebilir." ifadesinde bulundu. 

DEPREMLER, GERİLİMLERİNİ GÜNEY BATI'YA TAŞIMIŞ OLABİLİR

Gerilimlerin başka bir noktaya taşınabileceğini belirten Engin Er, "Birebir Marmara Bölgesi’ndeki depremleri tetiklemez ama bu iki deprem enerjilerini ve streslerini Güney Batı bölgesine doğru taşımış veya bu bölgedeki gerilimi artırmıştır diyebiliriz. Yani bir deprem dalma batma zonunda değilse bir noktadan başka bir noktaya taşıdığını söyleyebiliriz. 7.7 büyüklüğündeki deprem gerilimi artırdı. Sadece bu deprem değil, yılların birikimi de o fay hattı üzerinden birikime sebep oldu." diye konuştu.

O FAY HATTINDA ENERJİ BOŞALDI AMA...

Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlerin o fay hattındaki enerjiyi boşalttığını kaydeden Engin Er, şunları söyledi:

"O bölgedeki enerji boşaldı. Bu artçılarla beraber enerji daha da boşalıyor. Bu boşaltım sonrası en azından o fay hattı üzerinde 6,5’ten daha büyük bir deprem beklenemez. Ama o bölgede başka fay hatlarında depremler olabilir."

Yorumlar 0 Yorum Var