Milli Savunma Bakanlığı, 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil 38 bin 137 teröristin etkisiz hale getirildiğini duyurdu. Bakanlık ayrıca 1 Ocaktan bu yana Terörle Mücadele Harekâtı bölgesinde 19’u büyük, 301’i orta çaplı olmak üzere toplam 320 operasyon icra edilerek 21’i son bir haftada olmak üzere 794 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşavirliği'nde görevli Deniz Albay Zeki Aktürk, “Son bir asrın en kapsamlı ve en etkili faaliyetlerinin icra edildiği bu dönemde kahraman ordumuz, başta PKK/KCK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı ülkemizin huzur ve güvenliği ile bölgemizin, dünyanın ve tüm insanlığın barış ve istikrarına katkı sağlamak için büyük bir özveri ile mücadele etmektedir. 1 Ocak’tan itibaren Terörle Mücadele Harekâtı bölgesinde 19’u büyük, 301’i orta çaplı olmak üzere 320 operasyon icra edilerek 21’i son bir haftada olmak üzere 794 terörist, 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar ise Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil 38 bin 137 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Yurt içinde ve sınır ötesinde icra edilen başarılı operasyonlar ile terör örgütüne ağır darbe vurulmuş, örgütün hareket kabiliyeti bitme noktasına getirilmiştir” ifadelerini kullandı.
“Aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin vatan, bayrak ve millet uğrunda döktükleri kanın hesabı bugüne kadar soruldu, bundan sonra da sorulacaktır”
Türkiye’ye yönelik terör tehdidine karşı icra edilen tüm operasyonların, uluslararası hukuka uygun olduğunu belirten Aktürk, “Başta Irak olmak üzere tüm komşularımızın sınırlarına ve toprak bütünlüğüne saygılı, meşru müdafaa hakkı kapsamında ve sadece bölgedeki terörist unsurlar hedef alınarak yapılmaktadır. Operasyonlarımızda tarihi ve kültürel dokular başta olmak üzere çevrenin korunmasına da azami dikkat ve hassasiyet gösterilmekte, aynı zamanda bölgede yaşayan masum insanlar ile tüm dini ve etnik grupların güvenliğine de büyük önem verilmektedir. Bir kez daha vurgulamak istiyoruz ki Türk Silahlı Kuvvetlerinin teröristler dışında hiçbir hedefi yoktur. Terörle mücadelede elde edilen başarıda en büyük paya sahip olan aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin vatan, bayrak ve millet uğrunda döktükleri kanın hesabı bugüne kadar soruldu, bundan sonra da sorulacaktır” diye konuştu.
“Sınır güvenliğinde da ilgili bakanlık ve kamu kurumları ile koordineli olarak devam edilecektir”
Hudutların, hem personel sayısı hem teknoloji bakımından en yoğun ve kapsamlı tedbirlerle korunduğuna dikkati çeken Albay Aktürk, “Alınan ilave ve etkin tedbirler sayesinde; son bir haftada tüm hudutlarımızda yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 46 şahıs yakalanmıştır. Bu şahıslardan 1’i FETÖ mensubu olmak üzere 3’ü teröristtir. 2 bin 561 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. 1 Ocak’tan itibaren ise tüm hudutlarımızda yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 3 bin 736 şahıs yakalanmıştır. Bu şahıslardan 174’ü FETÖ mensubu olmak üzere 268’i teröristtir. 118 bin 425 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Ayrıca 1 Ocak’tan itibaren icra edilen operasyonlarda ise 340,5 kilogramı son bir haftada olmak üzere 2 bin 362 kilogram uyuşturucu, 690 adet muhtelif uyuşturucu hap ve 23 adet muhtelif silah ele geçirilmiştir. Hudutlarımızın ve halkımızın güvenliği için hudut birliklerimizin imkân ve kabiliyetleri sürekli geliştirilerek sınır güvenliğinde etkin tedbirler alınmaya bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilgili bakanlık ve kamu kurumları ile koordineli olarak devam edilecektir” şeklinde konuştu.
1 milyondan fazla Suriyeli evlerine döndü
Suriye’de hayatın normalleşmesine yönelik adımlara devam edildiğini belirten Albay Aktük, “İnsani yardım ve altyapıyı destekleme faaliyetlerimiz ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile koordineli olarak yürütülmektedir. Bu faaliyetlerimiz sonucunda; 470 binden fazlası İdlib’e olmak üzere 1 milyondan fazla Suriyeli evlerine ve topraklarına gönüllü, güvenli ve saygın bir şekilde dönmüştür. Suriye’de istikrarın bir an önce sağlanması, Suriyelilerin emniyetli bir ortama geri dönüşleri ve normalleşmenin sağlanmasına yönelik çalışmalara da devam edilmektedir. Ancak terör örgütlerinin; başta Tel Rıfat, Münbiç ve Fırat’ın doğusu olmak üzere diğer bölgelerden de sivillere ve birliklerimize saldırı arayışları sürmektedir. 1 Ocak’tan itibaren harekât bölgelerimize terör örgütü tarafından 67 taciz ve saldırı gerçekleştirilmiş, kahraman komandolarımızın anında müdahalesi ile 588 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Birliklerimizin güvenliği için gerekli her türlü tedbir alınmaktadır” diye konuştu.
“Suriye’nin kuzeyindeki harekât bölgelerinde yapmış olduğumuz mutabakatlara uyuyor, muhataplarımızdan da uymalarını bekliyoruz”
Albay Aktürk konuşmasına şöyle devam etti:
“Suriye’nin kuzeyindeki harekât bölgelerinde yapmış olduğumuz mutabakatlara uyuyor, muhataplarımızdan da uymalarını beklediğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Yine, muhataplarımızla yaptığımız görüşmelerde çok teferruatlı bir şekilde, tüm somut delilleriyle ortaya koyduğumuz gibi PKK=YPG olduğunu dile getiriyoruz. Bunların aralarında bir fark yoktur ve bu gerçek herkes tarafından anlaşılmalıdır. DEAŞ’la mücadele adı altında uluslararası kamuoyunda kendini meşrulaştırmaya çalışan eli kanlı PKK/YPG terör örgütü başta olmak üzere, bölgede sağlanan barış ve istikrarı bozmak maksadıyla sivillerin yaşam hakkını ellerinden alanlara karşı, Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğimizi, dünyanın da bu insanlık suçuna sessiz kalmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.”
Suriye ile bölgede barış ve istikrarın sağlanması için gerçekleştirilen çalışmaların devam edildiğine vurgu yapan Albay Aktürk, “Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığı ve Millî İstihbarat Teşkilatı tarafından farklı formatta ve düzeylerde başlatılan görüşmeler devam etmektedir. 25 Nisan’da Moskova’da gerçekleştirilen Türkiye, Rusya Federasyonu, İran ve Suriye Savunma Bakanları ve İstihbarat Başkanları görüşmesinde; Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olduğumuzu, Ülkemizin ve milletimizin güvenliğini sağlamak ve bu kapsamda terörle mücadele için Suriye’de bulunduğumuzu, daha fazla mülteci akınının olmaması ve insani trajedinin son bulması için gayret ettiğimizi, Suriyelilerin gönüllü, güvenli ve saygın bir şekilde evlerine dönmelerini amaçladığımızı, Suriye sorununun BMGK 2254 sayılı kararı çerçevesinde tüm unsurları kapsayıcı, bütüncül bir yaklaşımla çözülmesi gerektiğini vurguladık” ifadelerini kullandı.
“(Yunanistan-Türkiye İlişkileri) Zaman zaman ortaya çıkan gerginliği artırıcı eylem ve söylemlere dönülmemesi her iki ülkenin de yararına olacaktır”
Aktürk, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Ege’de, Akdeniz’de Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini azim ve kararlılıkla korumaya devam edeceğini belirterek, “Ülkemiz, tüm sorunların uluslararası hukuka, iyi komşuluk ilişkilerine ve müttefiklik ruhuna uygun bir şekilde, barışçıl metotlarla, karşılıklı saygı ve diyalog yoluyla çözülmesinden yanadır ve bunun için büyük çaba harcamaktadır. 6 Şubat’ta yaşadığımız büyük deprem felaketi ve aynı dönemde Yunanistan’da gerçekleşen tren kazası ile başlayan olumlu gündemin devam etmesi, zaman zaman ortaya çıkan gerginliği artırıcı eylem ve söylemlere dönülmemesi her iki ülkenin de yararına olacaktır” diye konuştu.
Bu çerçevede son aylarda ikili ilişkilerin yakalanan olumlu ivmenin ilerleyen dönemde de devam etmesi, diyalog kanallarının açık tutulması, Türk ve Yunan halkının bölge zenginliklerinden de adil bir şekilde istifade ederek barış, refah ve güven içinde yaşaması, Ege Denizi’nin Türkiye ve Yunanistan arasında dostluk denizi olması temennisinde bulunuldu. Ayrıca Kıbrıs’ta egemen, eşit, bağımsız iki devletin tek çözüm olduğunu vurgulandı.
Tüm dünyayı tehdit eden gıda krizinin aşılması amacıyla Sayın Cumhurbaşkanımız ve BM Genel Sekreteri riyasetinde ve ülkemizin ev sahipliğinde; Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler arasında 22 Temmuz 2022’de imzalanan "Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi” kapsamında kurulan ve 23 Temmuz 2022’de fiilî olarak faaliyetlerine başlayan Müşterek Koordinasyon Merkezindeki (MKM) çalışmalar planlı ve koordineli şekilde devam etmektedir.
“(Tahıl koridoru) 32 milyon tondan fazla tahıl, binden fazla gemiyle Ukrayna limanlarından taşınarak dünya pazarlarına ulaşmıştır”
Rusya Ukrayna Savaşı’nın ardından ortaya çıkan tahıl krizinin ardından devreye giren Tahıl Koridoru’na ilişkin açıklamalarda bulunan Albay Aktürk, “Tüm dünyayı tehdit eden gıda krizinin aşılması amacıyla Cumhurbaşkanımız ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri riyasetinde ve ülkemizin ev sahipliğinde; Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler arasında 22 Temmuz 2022’de imzalanan ‘Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi’ kapsamında kurulan ve 23 Temmuz 2022’de fiili olarak faaliyetlerine başlayan Müşterek Koordinasyon Merkezindeki (MKM) çalışmalar planlı ve koordineli şekilde devam etmektedir. Hâlihazırda, 32 milyon tondan fazla tahıl, binden fazla gemiyle Ukrayna limanlarından taşınarak dünya pazarlarına ulaşmıştır” ifadelerini kullandı.
Ayrıca 17 Temmuz’da süresi dolacak olan Tahıl Girişiminin uzatılmasına yönelik BM, Rusya Federasyonu ve Ukrayna yetkilileri ile temasların Dışişleri Bakanlığı ile koordineli olarak devam edildiği belirtildi.
“(İsveç’te Kur’an’ın yakılması) Sözde ‘ifade özgürlüğü’ adı altında kutsal değerlerimize yönelik yapılan bu aşağılık saldırıyı kınıyoruz”
İsveç’in NATO üyeliği hakkında açıklamalarda bulunan Albay Aktürk konuşmasına şöyle devam etti:
“Birden çok terör örgütü ile mücadele eden ve NATO Genel Sekreteri’nin de ifade ettiği gibi terörden en çok zarar gören NATO üyesi olan ülkemiz, bu konuda müttefiklerinden iş birliği ve dayanışma içinde olmalarını beklemektedir. Üyelik başvurusunda bulunan İsveç’in; Finlandiya’da olduğu gibi Madrid Zirvesi’nde verilen taahhütlerini somut olarak yerine getirdiği, buna milletimiz ve meclisimiz ikna olduğu takdirde üyeliğine onay verilmemesi için bir neden bulunmadığını vurgulamakta yarar görüyoruz. Ancak bu olumlu tutumumuza rağmen, Kurban Bayramı’nın ilk günü yaşanan Kur’an yakma eylemi, bu süreçteki çekincelerimizin ne kadar haklı olduğunun bir göstergesidir. Sözde ‘ifade özgürlüğü’ adı altında kutsal değerlerimize yönelik yapılan bu aşağılık saldırıyı kınıyoruz. Mevcut şartlar altında; bir kez daha hatırlatmak isteriz ki İsveç’in NATO üyeliği hususu yüce meclisimizin takdirindedir. Aynı zamanda bu husus kamuoyumuz tarafından da yakından takip edilmektedir.”
Albay Aktürk bakanlığın tüm birimleri gerekli hassasiyeti göstererek yeni bilgi, belge ve veriler ışığında FETÖ ile mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğüne dikkati çekerek, “15 Temmuz 2016’dan bugüne kadar 24 bin 195 personel ihraç edilmiştir. 363 personel hakkında ise idari süreç devam etmektedir. 1 Ocak - 30 Haziran tarihleri arasında; 1 personel ihraç edilmiş, 446 personel göreve iade edilmiş, 199 emekli personelin rütbesi/unvanı geri iade edilmiştir. Millî Savunma Bakanlığı bünyesinde FETÖ ile iltisaklı tek bir personel kalmayıncaya dek mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir” açıklamasında bulundu.