"TÜRKİYE, İSTİKRARLAŞTIRICI GÜÇ OLMA ÇABASI İÇİNDEDİR"
Altun, bugün bölge halklarının ve tüm insanlığın en önemli sorunu olan küresel adaletsizliğin kaynağında Batılı sömürge düzeninin bulunduğunu ve bu düzeni ayakta tutan temel dinamiğin ise "Batıcı bağımlılık sistemi" olduğunu dile getirdi.
"Türkiye’nin küresel alandaki mücadelesi, bu adaletsizliğe son verme mücadelesidir. Belirsizliklerle, krizlerle kayıtlı bu zor zamanda Türkiye, bir istikrar adası olmanın ötesinde istikrarlaştırıcı güç olma çabası içindedir." diyen Altun, bu coğrafyanın 2010'lardan itibaren yeni kaosla karşı karşıya kaldığına, "Arap Baharı" olarak adlandırılan dalgayla bölgenin istikrarsızlaştırıldığına, terörizmin, fanatizmin, radikalizmin, bölünmüş toplumların, başarısız devletlerin, yeni darbe yöntemlerinin, büyük göç hareketlerinin ve katliamların merkezi haline geldiğine dikkati çekti.
Türkiye'nin de bu süreçte çok ağır sınamalarla ve meydan okumalarla karşı karşıya kaldığına işaret eden Altun, son 10 yılda karşı karşıya kalınan dış müdahalelerin, temelde bölgesel güç haline gelmeyi başaran Türkiye’nin küresel aktör olmasını engellemekle ilgili kötücül girişimler olduğunu söyledi.
Altun, "Sokak kalkışmaları, darbe görünümlü işgal girişimi, terör saldırıları ve benzeri dış destekli müdahaleler, doğrudan Türkiye’nin küresel kriz çağında kapasite geliştirmesinin ve iddia sahibi aktör olarak küresel alanda varlık göstermesinin önüne geçmek maksadıyla hayata geçirildi. Ne var ki güçlü siyasal liderlik ve istikrar sayesinde bu dış müdahaleler devre dışı bırakıldı, karşı karşıya kaldığımız sistematik tehditler bertaraf edildi." diye konuştu.