Akciğer dokusunun iltihaplanması olarak bilinen pnömoni halk arasında zatürre, önü alınamadığında ölümle sonuçlanabilir. Özellikle kronik rahatsızlığı olan ve 65 yaş üstü kişilerin dikkat etmesi gereken zatürre bulaşıcı mı, nasıl geçer sorularının yanıtları bu haberde!
Zatürre, akciğer kanseri gibi ciddi hastalıkların habercisi olabilir. Dünyada her yıl 100 kişiden 1 ya da 2’sinde görülen bu rahatsızlığın yarattığı belirtiler grip, üst solunum yolu enfeksiyonu ve koronavirüs belirtileri ile karıştırılabiliyor. Gelin, zatürre hastalığını yakından tanıyalım!
ZATÜRRE NEDİR, BULAŞICI MI, NEDEN OLUR?
Zatürre, tıp literatüründe pnömoni olarak da adlandırılan, genellikle solunum sistemi enfeksiyonu sonucu oluşan ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir hastalıktır. Bu rahatsızlık, çocuklarda, 65 yaş üstü yaşlı bireylerde, kronik hastalıklara sahip olanlarda (örneğin, böbrek, şeker, kalp veya akciğer hastalığı gibi), sigara kullananlarda ve bağışıklık sistemini baskılayan hastalıklar veya ilaç kullanımı olanlarda daha sık görülme eğilimindedir.
Zatürre, dünya genelinde hastane başvurularının, tedavi maliyetlerinin, iş ve okul günü kayıplarının ve hatta ölümlerin önemli bir nedenidir. Hastalık, bazı durumlarda hasta kişiden sağlıklı bireylere doğrudan bulaşma riski taşısa da, genellikle mikropların ağız, boğaz veya sindirim kanalından akciğere ulaşması sonucu ortaya çıkar. Bu mikroplar, normalde bir tehdit oluşturmazken, vücut savunma sistemleri zayıflamış kişilerde zatürre gelişimine neden olabilir. Kusmalar, uzun süreli ameliyatlar, alkol kullanımı ve grip salgınları gibi faktörler de zatürre oluşumunu kolaylaştırabilir
ZATÜRRE BELİRTİLERİ
Nefes darlığı,
Bilinç kaybı,
Bulantı-kusma,
Ateş,
Öksürük,
Balgam çıkarma,
Göğüs ağrısı,
Sık nefes alıp verme,
Kas-eklem ağrıları,
Halsizlik gibi belirtiler görülebilir.
Ağır zatürre durumlarında bir hastada;
Deri ve mukozanın mavi renk alması,
Ciddi nefes darlığı,
Tansiyon düşüklüğü,
Bilinç bulanıklığı olabilir.
ZATÜRRE NASIL GEÇER, TEDAVİSİ NEDİR?
Zatürre tedavisi, genellikle antibiyotiklerin kullanımını içerir. Ayrıca, hastanın dinlenmesi, bol sıvı alımı, ağrı kesiciler ve ateş düşürücüler gibi destekleyici önlemler de uygulanabilir. Ancak, hastalığın ciddiyetine bağlı olarak, hastanın durumunu değerlendikten sonra hastaneye yatış ve daha yoğun tedavi yöntemleri gerekebilir. Özellikle ağır zatürre durumlarında, yoğun bakım ünitesinde yatış ve solunum desteği uygulanması kaçınılmaz olabilir.
Hastanın tedavi edileceği yer ve uygulanacak tedavi planı, klinik durumu, risk faktörleri, olası mikroorganizmalar ve hastalığın şiddeti gibi faktörlere dayanarak belirlenir. Gerekli testler yapılır ve elde edilen sonuçlara göre uygun antibiyotik tedavisi başlanır. Tedavi süresi, hastalığın başlangıçtaki şiddetine, etken mikroba, eşlik eden başka hastalıkların varlığına ve hastanın bireysel tepkisine bağlı olarak değişebilir.
Genellikle, ateşin düşmesini takiben 5-7 gün daha antibiyotik kullanımı önerilir. Ancak, bazı mikrop türlerine bağlı zatürre durumlarında tedavi süresi 10-14 gün veya bazen 21 güne kadar uzatılabilir. Tedavinin etkinliği, hastanın yanıtına göre değerlendirilir ve tedavi planı buna göre düzenlenir.
