Eray Güçlüer 'İsrail İran'a saldıracak' diyerek hedef alınacak yeri açıkladı

  Haber7-ÖZEL

7 Ekim’de Hamas-İsrail savaşının patlak vermesinin ardından Ortadoğu’da ateşlenen fitil, bölgedeki gerilimi arttırıyor. Son olarak geçtiğimiz İsrail’in Suriye’deki İran Büyükelçiliğini hedef almasının ardından cumartesi gecesi İran’dan çok sayıda dron ve füze İsrail’i hedef aldı. ABD ve Batı güçlerinin uçaklarıyla ateşlenen dron ve füzelerin büyük bir bölümü üçüncü ülkelerin hava sahasındayken engellenirken birkaçı ise İsrail topraklarına düştü.

İran’ın İsrail’e saldırısının ardından İsrail’den ise İran’a yönelik tehditkar açıklamalar gelmeye devam ediyor. Haber7 Güvenlik Analisti Eray Güçlüer, İsrail-İran gerilimi sonrası Ortadoğu’daki yükselen gerilimi Haber7 muhabiri Müge Çakmak’a değerlendirdi. Önümüzdeki dönemde İsrail’in İran’a yönelik saldırılar yapabileceğini söyleyen Güçlüer, özellikle İran’ın Irak ve Suriye’deki karargahlarının hedef alınabileceğini belirtti.

İşte Haber7 Güvenlik Analisti Eray Güçlüer ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız;

“İSRAİL İRAN’A SALDIRACAK”

Önümüzdeki süreçte Ortadoğu’da neler olacak?

İran’ın yaptığı saldırıya karşılık İsrail’in sınırlı hedefli saldırı ihtimali yüksek. Bu durum zaten haberlerde de söyleniyor. Aslında İsrail bu tansiyonu sürekli gergin tutarak kendisine tehdit olduğu sanal yanılsamayı dünyaya sürekli pompalıyor. “Ben tehdit altındayım, vuracağız tekrardan.” Her vuracağız dediğinde İran diyor ki, “Ben de vuracağım.” Yani burada aslında hem İran iç kamuoyuna yönelik baskıyı sağlamış oluyor ama aynı zamanda İsrail’de kendi toprakları içerisinde Netanyahu’nun siyasal güç kazanmasını sağlıyor. Gazze meselesinin üzerini örtüyor. Dünya desteğini bir anda arkasına aldı. İran’ın, İsrail’e olan saldırısı hazine değerinde Netanyahu’ya armağan edildi. Toplamı sıfır olan bir saldırı bakıldığında. Askeri hedefler ele geçirilemedi, imha edilemedi. Politik hedefler açısından tamamen İsrail’e yaradı. İsrail hazır bunu bulmuşken tansiyonu düşürmüyor tehdit altında oldukları algısını dünyaya yayarak sürekli bir destek istiyor. Önümüzdeki dönemde İsrail yine İran’a karşı saldırı yapacak. Muhtemelen İran’ın desteklediği güçlere karşı bir saldırı olabilir ama aynı zamanda Irak-Suriye’de İran karargahları var, İran askeri birlikleri var bunlara yönelik saldırı olmak ihtimali paramiliter güçlere olmaktan daha da yüksek. Yani İsrail, İran’a yaptığı gibi sonucu sıfır olan bir saldırı yapmıyor. Dar hedefli de olsa gidip vuruyor.

İran’ın askeri açıdan zayıflığı söz konusu ve bu zayıflığı İsrail, ABD ve batı yakalamış durumda. Bir sürü adam öldürülüyor, konsolosluğu vuruluyor ama İran tepki veremiyor. Bundan sonra da böyle olacak İsrail vurmaya devam edecek İran’ı test edecek ama neticede İran da oryantal manevralarla bu işi geçiştirmeye çalışacak. Ama bu işin bir sınırı var. İsrail’in yaptığı her vurmasında İran’ın pasif kalıp bunu algı operasyonlarıyla bir yere taşımasının çalışmasına iç politikaya yönelik bumerang etkisi olur. Bundan sonra aslında bence İran’ın içinde neler olacak onlara dikkat etmek lazım. Bununla birlikte sabotajlar, siber saldırılar, suikastlar, sınırlı saldırılar olabilir. Özellikle üç tane önemli hedef var. İran’a yönelik yıpratma stratejisi safhasına geçildi artık. İran artık çıkışı olmayan bir yola sokuldu. O yüzden İran’ı bitirene kadar durmayacaklar. Üç hedef var. İran’ın nükleer tesisleri, enerji hatları ve petrol tesisler oldukça önemli. İran’ın askeri anlamda çok fazla yapabileceği bir şey yok ama jeopolitik açıdan avantajı var. Hürmüz Boğazı ve Aden körfezini kapatabilir. Eğer Hürmüz Boğazını kapatırsa dünyaya petrol ticaretini %30-40’ı sıkıntıya girer. Eğer Aden körfezini kapatırsa dünya lojistik zincirinin %25’ini aksatır. Bu durum Dünyaya maliyet olur her bir maliyette İran’a bumerang olarak geri döner. Eğer İran, İsrail’i gerçekten vurmak isteseydi vururdu.

“TÜRKİYE RİSKLERE KARŞI PLANLARINI HAZIRLAMALI”

İran-İsrail arasındaki gerilim Türkiye’yi etkiler mi?

Ekonomik olarak etkiyor zaten. Petrol fiyatları arttı, enflasyon arttı. Gerginliğin yaratacağı belirsizlikler var. Terör örgütü PKK ‘nın kurumsallaşması ABD ve Avrupa tarafından arzu ediliyor. Aslında PKK burada İran’a karşı kullanılmak isteniyor. İran’ın desteklediği terör örgütü kendisi için en büyük tehdit haline geldi. Yeni terör örgütlerinin ortaya çıkması bunlar üzerinden Türkiye’ye yeni terör örgütleri oraya çıkabilir. Türkiye için çok önemli tehditler üretebilir. Ama burada en sağlam ülke Türkiye’dir. Çünkü biz güç kapasitesi cumhuriyet tarihinde en yüksek seviyeye ulaşmış bir ülkeyiz. İran’ın 2023 yılı savunma bütçesi 9 milyar dolar Türkiye’nin 2024 yılı savunma bütçesi 42 milyar dolar. Bölgedeki en güçlü ülke biziz. Olası risklere karşı Türkiye’nin planlarını hazır etmesi gerekiyor.