Cumhuriyet Halk Partisi’nin tüzük kurultayı, parti içi sorunların ve rekabetin yeniden gün yüzüne çıktığı enteresan gelişmelere sahne oldu.
Önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultaya katılmaması başlı başına bir problem alanını yansıtıyor.
Onun bu hareketi aynı zamanda, partinin yeni sahiplerine karşı bir meydan okuma anlamına geliyor ve demek ki Kılıçdaroğlu, parti içi mücadelesini, gerilimli bir tonda sürdürecek sonucunu çıkarmamıza yardımcı oluyor.
Ama malum, asıl dikkat çekici meydan okumayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş yaptı.
Kürsüye çıktıktan hemen sonra sitem etmeye başlayan Yavaş, kendisine konuşma yapacağının 1 saat önce haber verildiğini söyledi ve “Ben de Ekrem Başkan gibi Türkiye’nin sorunlarına değinmek isterdim ama maalesef bir saat önce bana telefon açılıp siz de konuşun dendi. Bir kasıt aramıyorum ama kurumsal bir partide eğer iki belediye başkanı konuşturuluyorsa şöyle bir sorun vardır. Aylardır yapılan fitne ateşine yani Ekrem mi, Mansur mu şiddetli bir şekilde karşı çıkıyorum" dedi.
Mansur Yavaş, “Fitne ateşine karşı çıkıyorum” diyor ama bu konuşması ve bu çıkışıyla, ileride yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde forvetlerden birinin kendisi olduğunu hem Özel’e, hem İmamoğlu’na, hem de karşısında kendisini dinleyen partililere ihsas etmiş oldu.
Özel ve İmamoğlu Yavaş’ın böyle bir çıkış yapmasını beklemiyor olmalılar idi ki, durumu yatıştırmak için sahneye çıktıklarında abartılı hareket ve sözlerle kendisini yatıştırmaya çalıştı.
İmamoğlu, her zamanki hamasi söylemiyle “Sizin konuşacağınızdan bile haberdar değilim. Senin rahatsız olacağını bilsem konuşmamı yere atar yerimde otururum başkanım” diye mukabelede bulunurken, onun bu sözleri sarf ettiği sırada Özel, parti içi bir başka gerilim alanının herkesin gözü önünde cereyan etmesinin verdiği telaşla karışık gülümsemeyle, Yavaş’ın omuzuna doğru başını yaslayıp bu abartılı hareketiyle durumu yatıştırmaya çalıştı.
