Lübnan halkının ve hükümetinin yanındayız. 41 bin insanı katledenler, işledikleri suçların hesabını vermeden vicdanlar rahata kavuşamaz. İsrail'in işlediği suçların cezasız kalmaması için Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından Uluslararası Adalet Divanı'nda açılan davayı destekliyoruz. Müdahillik başvurusunda bulunduğumuz bu davada adaletin tesis edilmesi için ne gerekiyorsa yapacağız.

Ayşenur Ezgi Eygi kızımızın da kanının yerde kalmaması için her türlü hukuki mücadeleyi veriyoruz, vereceğiz.

1967 sınırları çerçevesinde bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulması artık ertelenemez. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa ve Harem-i Şerif'e yönelik saldırıları da yakından takip ediyoruz. Tüm bunları söylerken Tayyip Erdoğan olarak bu kürsüde hamasetin diliyle konuşmuyorum. Burada tarihimden, ecdadımın vicdanlı duruşundan aldığım cesaretle konuşuyorum. Biz, tarih boyunca daima mazlumun yanında, zalimin ve zulmün karşısında olmuş bir milletiz.

Bundan 500 yıl önce engizisyondan kaçan Musevilere de Hitler'den kaçan Yahudilere da kucak açtık. Bizim, İsrail halkına yönelik düşmanlığımız yoktur. Müslümanların sırf inançları yüzünden hedef alınmasına nasıl karşıysak, antisemitizme de karşıyız. Sorunumuz zalimle ve zulümledir. Şunu herkes bilsin ki, biz hakkı haykırmaktan çekinmeyiz. Birileri rahatsız olsa da doğruları söylemekten korkmayız. İnşallah sonuna kadar haklının yanında durmaya, doğru bildiklerimizi acı da olsa söylemeye devam edeceğiz.

Yorumlar 0 Yorum Var