Haber7-ÖZEL

Gazze'de Hamas bahanesiyle sivil, yaşlı, kadın, çocuk demeden bir yıldır katliam yapan İsrail ordusu, şimdi de Hizbullah bahanesiyle Lübnan'a girdi. Günlerdir Lübnan'a hava harekatı düzenleyen ve Hizbullah'ın üst yönetim kadrosunun neredeyse tamamını öldüren İsrail, dün Lübnan'a kara harekatı başlattı. 

Birkaç gün önce bölgenin boşaltılması çağrıları yapan İsrail ordusuna ait tanklar, ABD'nin bilgisi dahilinde Lübnan sınırlarından içeri giriş yaptı. Lübnan ordusu ise İsrail savaş araçlarının sınırdan girmesinin ardından 5 km geriye çekildi. Ortadoğu'yu ateş çemberine çeviren İsrail, katliam ve soykırımın dozunu her geçen gün arttırırken, Lübnan'a gerçekleşen kara harekatını ve olası sonuçlarını uzmanlar Haber7'ye değerlendirdi. 

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuzhan Bilgin, İsrail'in kısa, orta ve uzun vadeli planlarına değinerek terör örgütü PKK temasına dikkat çekerken, Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu ise İsrail'in Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed ve İran Dini Lideri Hamaney'e yönelik saldırılar düzenleyebileceğini söyledi.

İSRAİL'İN KISA, ORTA VE UZUN VADELİ PLANLARI VAR

İsrail'in 7 Ekim'i bahane ederek uzun vadeli bir strateji izlediğini ve stratejide kendi radikal siyonist anlayışına dayandırdığı teopoliteye uygun olarak bölgede Hamas'ı gerekçesiyle Gazze'yi işgal edip soykırım yaptığını belirten Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuzhan Bilgin, şimdi de aynı şeyin Hizbullah'ı bahanesiyle Lübnan'da yapılmak istendiğini söyledi. İsrail'in bölgede kısa, orta ve uzun vadeli hedefleri olduğunu ifade eden Bilgin şu şekilde konuştu;

Kısa vadede hedefler ilk başta güney Lübnan'ı boşaltmak. Bu çok bariz, orayı insansızlaştırmak, orayı Gazzeleştirmek. Bir süre sonra uluslararası kamuoyunu da hazırladıktan sonra orta vadede Lübnan'ın kuzeyinde kendisine bağlı güdümlü bir hükümet kurmak istiyor. Lübnan'ın güney kesinlikle insansızlaştırarak. Uzun vadeli sonrasında belki kuzeyini bile işgal etmeyi düşünecek bir konjonktür yaratmak istiyor.

BİR SONRAKİ HEDEF SURİYE

İsrail'in Lübnan'da da durmayacağını söyleyen Doç. Dr. Bilgin, savaşın Suriye'ye de şimdiden sıçradığını, bir sonraki hedefin İran gibi görünmesine rağmen öncelikle Suriye olduğunun altını çizdi. Bilgin "Bir sonraki hedef kesinlikle Suriye. İran'dan önce Suriye'yi mutlaka kendileri açısından tehdit olmaktan çıkarmaları lazım kendileri açısından." dedi. 

İsrail'in İran'ı aslında Suriye üzerinden tehdit ettiğini belirten Bilgin, uzun vadede adım adım bir işgal politikası izleneceğini söyledi. 

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'YA DİKKAT

Lübnan savaşının Türkiye'ye sıçrama ihtimalini de değerlendiren Bilgin, böyle bir durumun mümkün görünmediğini çünkü Türkiye'nin bu coğrafyadaki tek gerçek devlet olduğunu vurguladı. İsrail'in savaşın Türkiye'ye sıçraması riskini göze alamayacağını söyleyen Bilgin, terör örgütü PKK/YPG'ye dikkat çekti. 

Bilgin "Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren bir konu var. Yarın bir gün Suriye'ye yönelik bir işgal başlattığı zaman, Suriye'de bugüne kadar besleyip büyüttükleri PKK'yla birleşecek olmaları. PKK bugünler için biraz da hazırlandı. Suriye'deki Hizbullah'ın savaşmak için Lübnan'a dönmesi Lübnan'da bir alan boşaltacak. O boşalacak alana da PKK sızmak isteyecek o alanı doldurmak isteyecek ve dolayısıyla İsrail'in PKK'yla birlikte hareket ediyor olması Türkiye'yi doğrudan ilgilendiriyor. O yüzden burada Türkiye bu olayların, bu işgallerin uzağında değil. Terör örgütü PKK, İsrail'in doğrudan bir parçası bu süreci PKK üzerinden Türkiye'nin milli güvenliğini ilgilendirmesi bakımından düşünmek lazım." ifadelerini kullandı. 

İSRAİL'İ DURDURABİLECEK 2 AKTÖR VAR

İsrail'in Gazze'den sonra Lübnan'a da kara harekatı düzenlemesini Haber7'ye değerlendiren Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu ise İsrail'in saldırgan tavrını durdurabilecek iki aktöre dikkat çekti. Birinci aktörün Hizbullah ve bölgedeki direniş grupları olduğunu ifade eden Rakipoğlu, "Hizbullah 2006'dan beri buna hazırlanıyor. Gazze'den de kompleks bir yapı mevcut burada. Özellikle Hizbullah'ın kontrol ettiği noktalar bağlamında. Hizbullah'ın savaşçılarını falan hesaba kattığınızda İsrail açısından çok sıkıntılı bir süreç bekliyor onları." dedi.

Diğer aktörün ise ABD olduğunu söyleyen Rakipoğlu şu sözlere yer verdi;

Amerika'nın böyle bir potansiyeli var. Amerika çünkü normalde Gazze'de ateşkes söylemini çok gündeme getirmemişti ama Lübnan'da direkt söyleminde bulundu. Ateşkes çağrısında bulunuyoruz diye. Çünkü Lübnan'da Amerika, Fransa gibi aktörler etkin ve bu aktörler istikrarsızlıktan zarar görecek aktörler. O yüzden savaşın uzamasını istemezler. Ama Netanyahu tampon bölge oluşturmak istiyor. Gazze'de yaptılar bunu iki koridor oluşturuldu. Ama hem savaşçı bakımından hem kapasite bakımından Hizbullah Hamas'tan çok daha güçlü. 

ESED VE HAMANEY ÖLDÜRÜLEBİLİR

İsrail'le ilgili çok kritik bir tespitte bulunan Rakipoğlu, ABD'nin İsrail'i durdurma kararı alana kadar olabildiğince üst düzey isimlere karşı öldürme girişiminde bulunabileceğini belirtti. Rakipoğlu, Hizbullah'ın 14 üst düzey yetkilisinin öldürüldüğünü hatırlatarak "Beşar Esed'in amcası sanırım İsrail saldırılarında öldürüldü. Şimdi Esed'in öldürüleceği söyleniyor. İran'da da aynı şekilde Hamaney'in öldürülebileceği bir saldırıya maruz kalabileceği konuşuluyor. İsrail'in temel amacı burada Amerika mesela durdurmadan, durdurana kadar olabildiğince üst düzey isimleri öldürmek." ifadelerini kullandı. 

İSRAİL'İN AMACI İRAN'I MÜDAHİL ETMEK

İsrail'in temel amaçlarından birinin de İran'ın oyuna getirilerek Amerika Birleşik Devletleri'ni de savaşa sokmak olduğunu söyleyen Rakipoğlu "İran burada İsrail'in oyununa gelmiyor. İsrail arzusu İran'ın onlara saldırması ve ABD'nin savaşa müdahil olması ama İran bunu yapmıyor ve Batılılarla müzakere edip ateşkes istiyor." dedi.  

Yorumlar 0 Yorum Var