Anketler yanıldı… Donald Trump neredeyse beş milyonluk oy farkıyla ABD’nin 47. Başkanı oldu.
Ve ilk sözü “Savaş başlatmayacağım, savaşları durduracağım” oldu.
Fakat ABD başkanlığında ikinci dönemine hazırlanan Donald Trump'ı dış politikada oldukça zorlu bir süreç bekliyor.
Ukrayna-Rusya savaşından Orta Doğu'daki gerilimlere ve Çin ile mevcut rekabete kadar çok kritik gündemlerin beklediği Donald Trump'ın bu küresel sorunlara nasıl bir stratejiyle yaklaşacağı ise hala merak konusu.
Zira Donald Trump’ın 2021'de görevi devrederken, geride bıraktığı dünya ile bugün karşısına çıkan dünya arasında çok fark var.
Örneğin bugünün en büyük krizlerinden biri olan Rusya-Ukrayna savaşı…
“Başkan olarak 2020'de devam etseydim Rusya-Ukrayna savaşı hiç başlamamış olurdu” diyerek iddialı bir çıkış yapan Donald Trump, seçim kampanyası boyunca da iddialarının arkasında durmuş ve 2024'de yeniden başkan seçildiği takdirde iki ülke arasında yaşanan çatışmayı aniden durdurabileceğini öne sürmüştü. Fakat Trump, söz konusu dönemde iddialarını destekleyecek somut bir plan ortaya koymamıştı.
ABD başkanlık seçimlerinde elde ettiği zaferin hemen akabinde Trump’ın konuyla ilgili yeni bir planı gündeme geldi. Buna göre, Ukrayna’nın NATO üyeliği en az 20 yıl ertelenecek, buna karşın Kiev'e silah desteği devam edecek. Ayrıca, Rusya-Ukrayna sınırında bir silahsızlandırılmış bölge oluşturulması ve buraya Avrupa’dan askerlerin konuşlandırılması öneriliyor. Ancak, tampon bölgenin kim tarafından denetleneceği, nasıl yönetileceği ve ABD askerlerinin bu süreçte rol alıp almayacağı gibi detaylar henüz netlik kazanmış değil.
Donald Trump’ın dünya sahnesinde vereceği en kritik sınavlardan bir diğeri ise şüphesiz Orta Doğu’da dinmek bilmeyen gerilim olacak. Zira Trump her ne kadar, seçim zaferi konuşmasında savaşları sona erdirme vaadinde bulunsa da, İsrail'in Gazze'de Hamas ve diğer Filistinli gruplarla; Lübnan'da ise Hizbullah ile devam devam eden çatışması yeni başkanın barış vaadini birçok cephede oldukça zorlayacak gibi görünüyor.
Öte yandan uluslararası toplumun ‘öngörülemez’ adam olarak nitelediği Donald Trump’ın daha önceki başkanlığı döneminde işgal altındaki Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması ve İsrail’in işgal altındaki Golan Tepeleri üzerindeki hak iddiasını desteklediği göz önüne alınırsa Trump’ın Tel Aviv’in bölgeyi ateşe atan planlarına karşın nasıl bir pozisyon alacağına ilişkin soru işaretleri daha da artıyor.
Dolayısıyla İran’a karşı sert bir tutum sergilemesi beklenen Trump'ın, İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki saldırılarına devam etmesine izin verip vermeyeceğine dair fikir birliği bulunmuyor.
Çin ile bitmek bilmeyen güç mücadelesi de Donald Trump’ın yeniden başkan olmasıyla yeni bir ivme kazanacak. Nitekim Trump’ın ABD’nin Çin’de üretilen ve oradan ithal edilen ürünlere bağımlılığını büyük ölçüde azaltmayı hedefleyeceğine ilişkin söylemleri ve bu kapsamda Çin’den gelen elektronik, çelik ve ilaç gibi bazı ürünlere yüksek gümrük vergileri koyarak ithalatı aşamalı olarak azaltma planı, ikili ilişkilerde yaşanan ticaret savaşlarını gözler önüne seriyor. Ayrıca, Çinli şirketlerin Amerikan emlak piyasasında mülk satın almasını ve enerji ile teknoloji altyapılarına yatırım yapmalarını önlemeyi amaçlayan Trump’ın seçim zaferi, Washington ile Pekin arasındaki gerilimin daha da tırmanacağı bir dönemin habercisi.
Dolayısıyla, son yıllarda giderek artan ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşlarının Trump’ın başkanlığıyla birlikte daha da derinleşmesi muhtemel görünüyor.
Öte yandan uluslararası arenada Donald Trump’ın elde ettiği seçim zaferinin ABD’nin Avrupa ile olan ilişkilerini ciddi bir şekilde zayıflatacağı ve NATO'nun meşruiyetinin sorgulamasına yol açabileceği de belirtiliyor.
Ankara açısından ise Trump’ın elde ettiği seçim zaferi akabinde yeni dönemde ABD-Türkiye ilişkileri Suriye’de önemli bir sınav verecek.
Zira Türk-Amerikan ilişkilerindeki en büyük sorun alanı; Suriye'de terör örgütü PKK/YPG/SDG'ye verilen destek.
İkili ilişkilerde önemli kriz alanlarından bir diğeri olan F-35’lerin muhtemel tedariği ve terör örgütü FETÖ üyelerinin Türkiye’ye iadesi de Trump’ın ikinci başkanlık döneminde Ankara ile ilişkilerini sınayacak diğer meselelerden...