Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Anadoludakiler Projesi'ne ilişkin, "İnanıyorum ki proje kapsamında attığımız her adım, birikim ve beceri miraslarını, ülkemizde ve dünyada hak ettiği seviyeye biraz daha yaklaştıracaktır." dedi.
Emine Erdoğan, kendi himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yürütülen "Anadolu'daki Bereket, Birikim ve Beceri" mottosuyla hayata geçirilen Anadoludakiler Projesi'nin, Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde düzenlenen belgesel lansman programına katıldı. Emine Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, haziran ayında Anadolu'nun hikayesini tüm dünyaya anlatmak üzere bir yola çıktıklarını hatırlatarak, bugün, bu anlamlı yolculuğun başka bir durağında bir araya geldiklerini söyledi.
Emine Erdoğan, "Toprağıyla, sofrasıyla, zanaatıyla asırlardır sessizce yazılan kültürel tarihimiz, bugün ilk gösterimini gerçekleştireceğimiz belgesel serisi ile görsel bir tanıklığa dönüşecek." diye konuştu. Anadolu'nun, insanlık tarihinin en zengin ve en eski arşivi olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, Anadolu coğrafyasının her detayının "tarihi bir belge" niteliğinde olduğunu dile getirdi.
Bölgelerin yöresel özelliklerine değinen Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mardin'in zanaat dolu taş sokaklarından, Rize'nin yeşil yaylalarına, Ege'nin rüzgarlarından, Ağrı Dağı'nın karlı zirvesine kadar, Anadolu'nun her köşesinde ayrı bir cevher saklıdır. Emekle harmanlanan toprağı, buğdaydan üzüme, zeytinden incire sayısız çeşitlilikteki ürünü, bire bin ölçüde sunar. Toprağın bereketi, mutfakta şifa ve lezzete, sofralarda muhabbete dönüşür. Öyle bir mutfak birikimi düşünün ki Asurluların baharat yoluyla getirdiği tatlardan, Hititlerin arpa ekmeğine kadar uzansın. Selçukluların tandırından Osmanlı'nın kültürleri harmanlayan zengin mutfağına kadar geniş bir mirası içinde taşısın."