Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın, DEM Partililerle yaptığı yeni açıklamaya MHP'den ilk açıklama geldi.
DEM Partili Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder'in İmralı Cezaevi'nde terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşmesiyle ilgili MHP'den ilk değerlendirme geldi.
Kanal7 ekranlarında yayınlanan “Başkent Kulisi” programında Kanal7 Ankara Temsilcisi ve Haber7 Yazarı Mehmet Acet’in programında konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mevlüt Karakaya, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın mesajının ardından açıklama yaptı.
Karakaya, şunları söyledi;
"Sayın Genel Başkan'ımızın Meclis'in açılış günündeki DEM Partililerle olan teması ve arkasından yapılan grup toplantılarında yaptığı çağrılar bu süreci hızlandırdı. Kamuoyunda yoğun bir şekilde tartışılması mümkün oldu.
Bu çağrının bir devlet politikası şeklinde devam etmesi bu süreci bugünkü aşamaya getirdi. Sabah açıklama yapıldı. Konu çok taze. Bu konu ile ilgili süreçte önemli bir rolü olan Sn. Genel Başkan'ımızın bir değerlendirmesi olacaktır. Bu çağrıya pozitif bir yaklaşım içerisinde olduklarını kendileri ifade ediyorlar. Sayın Genel Başkan'ımızın değerlendirmesini beklememiz en doğrusu olacaktır."
ÖCALAN'IN AÇIKLAMASI
DEM Parti'den İmralı görüşmesi sonrası ilk açıklama geldi. Açıklamada "Öcalan'ın yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi" ifadesine yer verildi.
Öcalan'ın açıklamaları şu şekilde;
"Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.
-Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.
-Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.
-Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.
-Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.
-Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.
Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir."