Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'nde Grand Kartal Otel’de çıkan yangın faciayla sonuçlanırken bütün Türkiye’de bir günlük milli yas ilan edildi.
Yangın merdivenin tesisin içinde yer aldığı, yangın ikaz mekanizmasının bulunmadığı otele ait hiçbir ambulans aracının olmadığı belirlenmişti. 76 kişiye mezar olan otelde konaklayan birçok misafir, çarşafları birbirine bağlayıp camdan sarkıtarak alevlerden kurtuldu.
Vahim olayla ilgili değerlendirmelerde bulunan afet uzmanı Kubilay Kartal, otel binasının dış cephesinin ahşap kaplama sürecine değindi. Otel binasının adeta bir şömineye dönüştürüldüğünü söyleyen Kartal, bunun sadece oteli daha cazip gösterip kâr marjının katlanması için yapıldığını belirtti.
AHŞAP KAPLAMA VAR RAPOR YOK
Akademisyen yazar Kubilay Kartal, KRT TV’de yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
İşin en acı yönünden biri... Otelin yapılış yılı 1998. Ahşap daha sonra kaplanmış. Bu ahşap kaplanırken herhangi bir sorumlu mühendisten ‘Bu ahşap yangına karşı dirençli şekilde epoksiyle kaplanmıştır’, ‘en ufak bir şekilde yangın riski yoktur’ ya da ‘yangının üzerinde geciktirici kaplaması vardır’ diye rapor alınmış mı? Hayır. Malzeme ona göre mi yapılmış? Hayır...
Ne yapılmış? Oteli şirin göstermek ve kâr marjını maksimize etmek için önüne gelen yere ahşap kaplanmış. Ve doğal olarak otel bir şömineye dönmüş. Şöminede nasıl en ufak bir çıra yangını anında parlarsa o duruma yol açmış. Ve itfaiye ekipleri gelene kadar da olan olmuş.
O kadar acı bir durum ki insanlar çarşaf sallandırarak kaçmaya çalışmış. Ortaçağda binadan kaçar gibi...