Alim ve Şair Ali Ulvi Kurucu, Kanal7'ye konuk olduğu programda Kabe'de yaşanan ibretlik ve mana dolu iki olayı anlatmıştı:
Zekai Hocam vardı, sonra Hacı Bayram İmamı oldu. Onun rivayeti. Kıbrıs'tan Mekke'ye gitmiştim. Medine'ye gideceğim. Umre tavafımı yaptım, altın oluğun altına oturdum. Gönlümden şu geçti demişti: Allah'ım ben zannederdim ki Kabe-i Muazzama'dan daha yüksek ev bulunmaz Mekke-i Mükerreme'de. Senin beytinden daha yüksek ev olmaz, edebe münafidir. O günler de daha bundan 50 sene evvel. 4-5 katlı ev bulunurdu. Böyle zannederdim. İhramlı, sakallı, saçlı son derece heybetli bir insan geldi. Selamünaleyküm diye selam verdi. 'Başını kaldır yukarı bak' dedi. Baktım Kabe gidiyor. Cenab-ı Hak bana gösterdi ki: Kulum sen Kabe'yi bu taş bina mı sanırsın? Kabe yapılmazdan binlerce sene evvel ben meleklerime tavaf ettirdim burayı. Kabe budur, taş bina sanma. Öyledir manen Kabe. Hani kendinden geçme derler ya hocam, ben onu gördüm diyor. Başka bir aleme geçmek, ruhunuzun aleminde yaşamak nedir? Ben bunu gördüm dedi. Kendime geldim, şu zatın elini öpeyim dedim. Tavafa girdim. Yok. 15 gün Mekke'de kaldım, yine yok.
Naim Hoca'nın söylediği ikinci kıssa... Medine-i Münevvere'ye 5-6 sene evvel Şeyh Eyyüp diye teravih kıldırmaya bir zat geldi. Doyurmuyor. Ürdün'den Ramazan'ı geçirmeye gelen bir yaşlı adam iki oğluyla beraber her gün önümde namaz kılarlar. Teravih kılıyoruz. Teravihin rekatlarının birinde Allah dedi yere düştü. Oğulları namazı bozdular. Siz devam edin dedi. Devam ettiler namaza. Bu düşüş tuhaftı, tansiyon düşüşü değildi. İlahi bir düşüş olduğu kalbime geldi, Allah dedi, ağlıyor. Yattığı yerden ağlıyor. Çocuklar teravih arasında 'babacım nasıl bir şey' diyor, namazı tamamlayın diyor ağlıyor. Hem yatıyor, hem ağlıyor. Ayrılamadım oradan. Namazdan sonra dedim amca... Yaşlı, 85 falan var. Dedi oğlum, "Melekler Allah'ı tespih ederler, yerdeki müminlere dua ederler, istiğfar ederler, müminlerin affını dilerler" ayeti. Peygamberi gördüm dedi. Kabr-i Saadet'ten çıktı. Ümmetine dua etmek için geliyor. Ümmetine dua ediyor. "Melekler dua eder de ben ümmetime dua etmez miyim?" diyor. Bunu görünce dayanamadım, onun için ağlıyorum. Sevinç ağlamasıdır oğlum bu, acım, ıstırabım yoktur dedi.