Delta V tarafından geliştirilen ve 200 kilometreyi aşarak dünya rekoru kıran hipersonik test platformu HİSSTEP, Türkiye'yi uzayda başka ülkelere destek verebilecek konuma getirdi ve savunma sanayisinde yeni bir çığır açtı.
İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST'te sergilenen Delta V Teknolojileri'nin geliştirdiği hipersonik roket, Türkiye'nin uzay ve savunma alanındaki geldiği son noktayı gözler önüne serdi. Haber7 muhabiri Yavuz Selvi, Delta V standından yaptığı açıklamada, roketin özelliklerini ve Türkiye için önemini anlattı.
200 KİLOMETREYİ AŞARAK DÜNYA REKORU KIRDI
Savunma sanayisi ve uzay teknolojilerinde bir dönüm noktası olarak kabul edilen hipersonik test platformu (HİSSTEP), 1 Haziran 2025'te Sinop'tan uzaya fırlatılmıştı. Gerçekleştirilen testte 200 kilometrenin üzerinde bir irtifaya ulaşan roket, bu alandaki 130 kilometrelik dünya rekorunu kırarak tarihi bir başarıya imza attı.
Yüksek irtifa başarısının yanı sıra hipersonik hız kabiliyetiyle de dikkat çeken HİSSTEP, ses hızının 5 katı olan yaklaşık saniyede 1,5 kilometre hıza ulaştı. Bu başarı, Türkiye'yi dünyadaki muadillerinden ayırarak uzay yarışında ön sıralara taşıdı.
TÜRKİYE'DE BİR İLK: SICAK KADEME AYRILMASI KULLANILDI
HİSSTEP'in test sürecinde Türkiye'de ilk defa "sıcak kademe ayrılması" yöntemi kullanıldı. Bu yöntemde, alt kademenin motorları tamamen kapanmadan ve ayrılma tamamlanmadan üst kademenin motorları ateşleniyor. Bu sayede roketin daha yüksek irtifaya daha güvenilir bir şekilde ulaşması sağlanıyor.
Bu yenilikçi teknoloji, roketin manevra kabiliyetini artırırken test faaliyetlerinin de verimliliğini yükseltiyor. Sıcak kademe ayrılması yönteminin başarıyla uygulanması, Türk mühendisliğinin ulaştığı ileri seviyeyi de kanıtlıyor.
TÜRKİYE, UZAY ARAŞTIRMALARINDA SÖZ SAHİBİ OLDU
Delta V tarafından geliştirilen bu platform, Türkiye için hem savunma sanayisinde hem de uzay araştırmalarında bir devrim niteliği taşıyor. Elde edilen bu başarıyla birlikte Türkiye, artık uzayda bir başka ülkenin çalışmalarına destek verebilecek ve teknoloji ihraç edebilecek bir konuma yükseldi.
Herhangi bir ülkenin uzay araştırmaları için destek talep etmesi durumunda Türkiye, Delta V ve HİSSTEP sayesinde bu ihtiyacı kolaylıkla karşılayabilecek bir kapasiteye ulaştı. Bu gelişme, Türkiye'yi uzay teknolojileri alanında dünyadaki sayılı ülkeler arasına soktu.
