Esad rejiminin devrilmesinin ardından Suriye’de ilk kez sandık heyecanı yaşandı. Ancak ülkedeki kimlik, nüfus ve kayıt sistemlerindeki büyük eksiklikler nedeniyle seçimler doğrudan değil, halk delegeleri aracılığıyla dolaylı şekilde gerçekleştirildi. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın atadığı Yüksek Seçim Komitesi’nin gözetiminde yapılan oylamalarda, 210 sandalyeli meclisin 127 üyesi seçilirken, geri kalan 3’te biri doğrudan Şara tarafından atanacak. Süveyda ve Fırat’ın doğusundaki seçimler ise güvenlik gerekçesiyle ertelendi.
Yeni meclis, ülkenin geleceğini şekillendirecek anayasa çalışmalarını yürütecek. Seçim sonuçlarına göre, eski “ılımlı muhalefet” üyeleri ve sivil toplum temsilcileri öne çıkarken, radikal gruplardan gelen isimler sınırlı kaldı. İdlib’de eski HTŞ mahkûmu Mazen Gazal ve Dera’da Rusya ile uzlaşı sürecinde yer alan Adnan el Musalama gibi isimlerin meclise girmesi, seçimlerin görece rekabetçi geçtiği yorumlarına neden oldu.
Türkiye açısından dikkat çeken unsur ise Türkmen ve Kürt temsilciler oldu. Afrin’den üç Kürt vekil meclise girerken, PYD bağlantılı hiçbir isim seçilemedi. Türkmenlerden Tarık Sülo Cevizci, Samir Karaali, Mehid İsa ve Mustafa Mahmud gibi isimler de yeni mecliste yer aldı. Bu tablo, Suriye’nin geleceğinde etnik temsiliyetin güçlenebileceğine işaret ediyor.