AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, CNN Türk canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu.
"AK PARTİ ŞU ANDA İSTANBUL’DA DA BİRİNCİ PARTİ"
AK Parti şu anda İstanbul’da da birinci parti konumundadır. 2 puan farkla CHP’nin önüne geçmiştir. Ancak biz bunu yeterli görmüyoruz. Özellikle iddianame süreçleri tamamlandıktan sonra, İstanbul halkı gerçekten İstanbul’da neler yapılmış, İstanbul’un kaynakları nasıl heba edilmiş, bunları görecektir.
Bu süreci ben biraz FETÖ sürecine benzetiyorum. 2013 yılında dershaneler meselesi ilk ortaya çıktığında, birçok kişi “Bu dershanelerle niye uğraşılıyor?” gibi sorular sormuştu. Ancak 2013, 2014, 2015 yıllarında yürütülen mücadele, 2016 yılında tam anlamıyla anlaşılmış ve sonuçlandırılmıştır.
"YÜZYILIN YOLSUZLUK OPERASYONUYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"
Şu anda maalesef yüzyılın yolsuzluk operasyonuyla karşı karşıyayız. İstanbul halkı, kendi vergilerinin hükümet tarafından Büyükşehir’e gönderilen paraların nasıl heba edildiğini, hangi yerlere aktarıldığını iddianame ortaya çıktıktan sonra net bir şekilde görecektir.
Biz özellikle yargının önüne geçmemek ve duyumlarımızı, iddiaları iddianame çıkmadan paylaşmamak ilkesine sahibiz. Bu işin siyasallaşmasını ve siyasal zeminde yürütülmesini istemiyoruz; yargının siyasal bir zemine çekilmesini de arzu etmiyoruz.
Ancak, Aziz İhsan Aktaş iddianamesinde başkanın fiilleri net bir şekilde ortaya konmuştur. Damatlığından düğün organizasyonlarının masraflarına, eşine alınan lüks otomobil ve ciplerden birçok otel ve inşaat şirketinin kaynaklara bağlanmasına kadar birçok durum belgelenmiştir. Aziz İhsan Aktaş’ın, belediyenin kaynaklarından bir milyarın üzerinde bir kaynağı kendisine aktardığı ve bu kaynak üzerinden çeşitli siyasal çalışmalar yürüttüğü görülmüştür.
Baktığınızda, muhalif kimliği bilinen İsmail Saymaz ve Bahar Feyzan gibi isimlerin açıklamalarında bu iddianamenin boş olmadığı, dolu ve kapsamlı bir iddianame olduğu kamuoyu tarafından görülmüştür. İstanbul Büyükşehir Belediyesi iddianamesi, İstanbul’da yapılanlara dair gerçeği daha da kuvvetlendirecektir.
İstanbul halkı, Ekrem İmamoğlu döneminde yaşananları net bir şekilde görecektir. Bunun sonucunda, AK Parti’ye olan güvenin artacağına; Cumhuriyet Halk Partisi’nin güveninin ise erozyona uğrayacağına inanıyoruz.
Bazı ölçümlemeler, maalesef ülkeleri karalamak amacıyla da yapılabiliyor. Bugün demokrasi adı altında İsrail’in uygulamaları ortadayken, dünyada bu standartları belirleyenler İsrail hakkında tek bir eleştiri getirmiyor; fakat Türkiye ile ilgili abartılı bir algı yaratılıyor. Bu durum, mevcut problemleri yüksek ölçekte göstererek ülkeyi sıkıştırmak için kullanılıyor.
 
                 
                 
                 
                 
                 
                 
                 
                 
                