Zayıflama kahvesi ve çayını kontrolsüzce tüketmek, ölüme kadar götürüyor.
İzmir'in Ödemiş ilçesinde yaşayan 32 yaşındaki 3 çocuk annesi Özge İkibaş, 2 ay önce çalıştığı fabrikada fenalaştı. İkibaş'ın duran kalbi, Ödemiş Devlet Hastanesi acil servisinde çalıştırıldı.
2 AY İÇTİ, KALBİ DURDU
Ödemiş'ten Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine, ardından da Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilen İkibaş'ın kalbinin durma sebebini araştıran doktorlar, bir yakınından genç kadının bir süredir internetten aldığı zayıflama kahvesini içtiğini öğrendi. Hastanın vücudunda biriken toksik maddenin atılması için tedavi yürütüldü. İkibaş, 15 günü entübe olmak üzere 1,5 ay süren tedaviyle sağlığına kavuştu, taburcu edildi.
"HİÇ TAVSİYE ETMİYORUM"
Özge İkibaş, sağlığına kavuştuğu için mutlu olduğunu söyledi.
Kilo vermek için internetten aldığı zayıflama kahvesini 2 ay önce içmeye başladığını belirten İkibaş, şöyle konuştu:
"Fazla kullandım, bir anda kalbim durdu. İnternetten aldım ve doktor kontrolünde değildi. Aç karnına içiyorsunuz, zaten akşama kadar başka bir şey yedirmiyor. Kendimi şanslı hissediyorum. Yeni bir şans, yeni bir hayat. Tekrar böyle bir şey yapacağımı düşünmüyorum. Kimse kullanmasın, sonu kötü oluyor. Ölüm de olabilirdi. Çocuklarımı görememe, hayata devam etmeme ihtimalim olabilirdi. Hiç tavsiye etmiyorum. Kimse bilinçsiz bir şey kullanmasın. Sağlıklı bir şekilde diyet yapsınlar."
İkibaş, çocuklarıyla vakit geçirmeyi çok özlediğini dile getirdi.
KONTROLLÜ KULLANMAK GEREKİYOR
Hastanın tedavisini yürüten Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı Sorumlu Hekimi Doç. Dr. Pınar Ayvat ise İkibaş'ın hastaneye geldiğinde hayati tehlikesinin olduğunu kaydetti.
Hastanın Ödemiş'ten hastaneye gelene kadar çok kez kalbinin durduğunu, kalbin müdahaleyle çalıştırıldığını anlatan Ayvat, "Solunum cihazına bağlıydı. Bütün kardiyak fonksiyonu testleri düşmüştü. Kalbin kasılma gücü ve böbreğinin idrar çıkarma özelliği çok azalmıştı. Bütün parametreleri bozulmuştu. Önce diyalize almayı düşündük. Tolere edemeyeceğini fark ettik. Her gün kandaki oksijen ve karbondioksit değerlerine göre solunum cihazını ayarladık. Böbrek destek tedavisine devam ettik." ifadelerini kullandı.
Ayvat, benzer vakalarla sık karşılaştığını belirterek, şöyle konuştu:
"Çeşitli ilaçlar ve maddeler kullanan gençlerimiz de geliyor, zayıflama ilaçları, çayları ve kahveleri kullanan hanımlarımız da geliyor. Bu maddeler ani kalp durmasına neden oluyor. Kalp fonksiyonlarını yavaşlatıyor. Ritim bozukluğu yapabiliyor bunlar. Pek çok yan etkileri var. Böbrekleri çok etkiliyorlar. Böbrek yetmezliğine sokuyor. Çok daha dikkatli, kontrollü kullanılması gerekiyor. Bunların Sağlık ile Tarım ve Orman bakanlıkları tarafından onaylı olup olmadığı incelenmesi gerekir."