Asırlar sonra tekrar açılıyor! Süleymaniye Darüşşifası için önemli adım

Kanuni Sultan Süleyman döneminde inşa edilen Süleymaniye Külliyesi ve içindeki Darüşşifa yeniden ruh buluyor. İbn Haldun Üniversitesi bünyesinde 2018 yılında kurulan Psikoterapi Uygulama ve Araştırma Merkezi (İPAM), külliyeyi "Darüşşifa Psikoterapi Merkezi" olarak yeniden hayata geçiriyor.

Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan,  İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Gündüz, Başkan Vekili Necmeddin Bilal Erdoğan, İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Arkan ve TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanı av. Hatice Akıncı Yılmaz'ın katılımlarıyla merkez resmi açılışını gerçekleştiricek. Açılış öncesinde ise İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Arkan ve  İPAM Yönetim Kurulu Üyesi Porf. Dr. Medaim Yanık Haber7'ye özel açıklamalarda bulundu.

ÇOK YÖNLÜ BİR MERKEZ OLACAK

İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Arkan şu açıklamalarda bulundu:

Aslında Darüşşifa, Kanuni Sultan Süleyman döneminden itibaren hem tıp hem de psikoterapi alanında hizmet veren önemli bir merkezdi. İbn Haldun Üniversitesi ise Başakşehir Belediyesi ile birlikte İbn Haldun Psikoloji Araştırma Merkezi’ni kurmuş ve bu alanda önemli bir kapasite oluşturmuştu. Şimdi bu birikim, Darüşşifa’nın kendi vakfiyesine ve kuruluş amacına uygun şekilde “Darüşşifa Psikoterapi Merkezi”ne dönüştürülmesiyle daha ileri bir aşamaya taşınıyor. Böylece İstanbullular, burada psikoterapi hizmetlerinden faydalanabilecek.
Bu merkezde sadece terapi hizmetleri sunulmayacak; aynı zamanda İbn Haldun Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nün yürüttüğü İslam ve psikoloji çalışmaları, travma araştırmaları, aile ve çift terapileri ile çocuklara yönelik oyun terapileri de bu tarihi mekânda sürdürülecek. Psikolojiyle birlikte sosyoloji, hukuk, iletişim gibi alanların da katılacağı disiplinler arası çalışmalar, toplumun sorunlarını anlamaya ve çözüm üretmeye yönelik sempozyumlar, atölyeler ve akademik programlarla desteklenecek. Buradan çıkacak bilimsel içerikler; birey, aile ve kurumların geleceğe hazırlanmasına katkı sağlayacak.

"AKADEMİK BİR EKOSİSTEM OLUŞACAK"

İbn Haldun Üniversitesi’nin sosyal bilimler alanındaki uluslararası kimliği de bu yapıya güç katıyor. Üniversite eğitimini Türkçe, İngilizce ve Arapça olmak üzere üç dilde yürütüyor; öğrencilerinin yüzde 33’ü 82 farklı ülkeden geliyor ve öğretim üyelerinin önemli bir kısmı uluslararası uzmanlardan oluşuyor. Üniversite, yıllardır uluslararası sempozyumlara ve akademik çalışmalara ev sahipliği yapıyor. Süleymaniye Külliyesi’nde yalnızca Darüşşifa değil; Medeniyetler İttifakı Enstitüsü gibi diğer tarihî mekânlar da yeniden canlandırılarak bu akademik ekosistem güçlendiriliyor.

"DÖNEMİNİN EN ÖNEMLİLERİNDENDİ"

Porf. Dr. Medaim Yanık ise şunları söyledi:

Tarihi bir gün olacak. Osmanlı’nın 1550 ile 1850 yılları arasında yaklaşık üç asır boyunca imparatorluğun ruh sağlığı hizmeti sunan ana merkezlerinden biri olan Darüşşifa, Edirne Darüşşifasıyla birlikte dönemin en önemli şifa kurumları arasında yer alıyordu. Aradaki 150–175 yıllık uzun duraksama, cumartesi günü yapılacak açılışla birlikte sona ermiş olacak. Bu, Türkiye için son derece kıymetli bir adım.
Darüşşifa, Osmanlı’nın ruh sağlığı alanında kurduğu ve döneminin en iyi sistemlerinden biri olarak değerlendirilen yapının merkezlerinden biriydi. İmparatorluğun zor yıllarında işlevinde gerileme yaşansa da bugün modern dünyanın ihtiyaçları doğrultusunda bu miras yeniden diriltilecek. Burada amaç, geleneğin bilgi birikimi ile modern psikolojinin güçlü yönlerini bir araya getiren yeni bir sentez oluşturmak.

"PSİKOTERAPİ HİZMETLERİ DE SUNACAK"

Merkez, sadece ruh sağlığı hizmeti veren bir birim olmayacak. Yaklaşık 35–40 doktora öğrencisi, uzmanlar ve öğretim üyelerinin yer aldığı güçlü akademik kadroyla psikoterapi hizmetleri sunulacak. Bunun yanında burası bir eğitim ve üretim atmosferine dönüşecek; geleneğin modern anlayışla yeniden yorumlandığı, yeni modellerin geliştirildiği ve yaygınlaştırıldığı bir merkez haline gelecek. Yani Darüşşifa, sadece hizmet verilen bir mekân değil; aynı zamanda bilgi üreten ve yeni yaklaşımlar ortaya koyan bir eğitim alanı olacak.