Türkiye'nin Suriye çıkarmasını değerlendiren Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, diplomatik sürenin dolduğuna dikkat çekti. Başbuğ, "Söz bitti, harekat ihtimali kuvvetli" diyerek bölgedeki yeni denklemi ve ABD'nin değişen tavrını analiz etti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın’dan oluşan üst düzey Türk heyetinin Suriye’ye gerçekleştirdiği kritik ziyaret, bölgedeki dengeleri değiştirecek nitelikte. 10 Mart Mutabakatı ve YPG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu için verilen sürenin yıl sonunda dolması, gözleri bu ziyarete çevirdi. CNN Türk yayınında konuşan Güvenlik ve Terör Uzmanı Coşkun Başbuğ, ziyaretin şifrelerini ve sahadaki olası senaryoları değerlendirdi.

3 ARTI 3 FORMÜLÜ VE KRİTİK ZAMANLAMA

Ziyaretin zamanlamasına dikkat çeken Coşkun Başbuğ, Türkiye ile Suriye arasında bir yıldır yürütülen "3 artı 3 formülü"nün (Dışişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı ve İstihbarat Başkanı) artık bir şablona oturduğunu belirtti. Başbuğ, heyetin sadece SDG konusunu değil, İsrail’in bölgedeki yapılanmasını ve Suriye’nin yeniden inşasını da ele aldığını vurguladı.

Başbuğ, "Milli Savunma Bakanımızın oraya gidiyor olması, anlayana ciddi bir anlam taşır. Keza Sayın Kalın’ın orada bulunması ciddi bir mana ifade eder. Türkiye, önümüzdeki en az 3 ayı planlayacak bir kadroyla Suriye’de" ifadelerini kullandı.

ASKERİ HAREKAT SEÇENEĞİ MASADA

Sürenin dolmasıyla birlikte "ek süre mi, askeri harekat mı?" sorusunun gündeme geldiğini belirten Başbuğ, askeri seçeneğin daha ağır bastığını söyledi. Başbuğ, olası bir operasyonun formatına ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Süre doldu. Bundan sonrası ya bir koordineyi ya da askeri harekatı gerektiriyor. Ben Suriye ile ortak, Türkiye’nin de desteklediği bir harekat olma ihtimalini daha kuvvetli görüyorum. Suriye’nin tek başına gücü yetmeyebilir, Türkiye’nin desteğine ihtiyacı var. Bölgedeki tünel kazmalar ve silahlı yapılanmalar gibi kirli hazırlıklar, iki devletin ortak bir plan uygulamasını zorunlu kılıyor."

ABD POLİTİKASINDA EKSEN KAYMASI VE "ŞAM" VURGUSU

ABD’nin bölgedeki tavrında önemli bir değişiklik gözlemlediğini belirten Başbuğ, Washington’ın ilk kez SDG’yi dışlayan sinyaller verdiğini iddia etti. Başbuğ, "Amerika, DEAŞ ile mücadeleyi geçiş hükümetiyle yürüteceğini dillendirmeye başladı. Bu, 'Bizim için esas olan orijin Şam’dır' mesajıdır ve aynı zamanda İsrail’e de bir mesaj niteliğindedir" dedi. Başbuğ, bu gelişmenin ardından Türkiye’nin ABD ile de bir görüşme gerçekleştirmesini beklediğini ifade etti.

İYİ NİYET YOK, EK SÜRE İHTİMALİ DÜŞÜK

Karşı tarafın iyi niyet göstermediğini ve "İsrail aklıyla" hareket ettiğini savunan Başbuğ, ek süre verilmesi ihtimalini düşük gördüğünü belirtti. Petrol üretim tesislerinin devredilmemesini örnek gösteren Başbuğ, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bir yıldır bekleniyor. Basit bir petrol tesisinin anahtarını bile rejime teslim etmediler. İyi niyet olmadığı çok net. Sayın Fidan’ın dediği gibi, biz askeri harekat olmasın diye sabır gösterdik ama karşıdan adım gelmedi. Artık 'kadife eldiven, demir yumruk' ikilemi devrede. Bölge daha fazla oyalamayı kaldırmaz, çok yakın bir zamanda harekat sürecini yaşayacağımızı değerlendiriyorum."

Yorumlar 0 Yorum Var