-Küresel ölçekte projeye bakışı nasıl yorumlarsınız?
Prof. Dr. Recep Bozdoğan: Kanal İstanbul ne için gerekli? Geminin geçmesi değil oradan çıkaracağın katma değer önemli. Hannover’de dünyanın en büyük fuar merkezlerinden biri var, Deutche Messe adı. Türkiye’deki en büyük fuar merkezinden 5 kat büyük. Yıllık kazancı 15-20 milyar dolar. Sadece bir fuar merkezinden. Hannover’ın nüfusu 400 bin. O kadar. İstanbul’un nüfusu 16 milyon. Hannover Almanya’nın en kuzeyinde doğru dürüst bir havaalanı bile yok. Biz buraya dünyanın en büyük havaalanını yaptık. Üç kıtanın ortasındayız. Kanal İstanbul’un hemen yanına dünyanın en büyük fuar merkezini inşa edelim. İnsanlar Hannover’e gitmesin buraya gelsinler. Erişilebilirliği daha yüksek İstanbul’un. Fuar merkezlerimizde düzenlenen fuarların küresel ölçekte esamesi okunmuyor. En fazla ziyaretçi gelmesi önemli değil ne kadar iş bağlantısı yapıyorsun ne kadar sipariş verilmiş, ne kadar ekonomi oluşmuş o önemli.
Akıllı şehir meselesine gelecek olursak; St. Petersburg 300 km kanala sahip. Diyorlar ki oradaki bataklıkları kurutmak için inşa edildi. Bataklık kurusun diye 30-50 km kanal inşa edersiniz. Zamanında Petro’nun bir hayali var; Burada bir Venedik oluşturmak, bir Amsterdam oluşturmak. Hollandalı mimarları çağırıyor. St. Petersburg Kuzey’in Venedik’i bir cazibe merkezi şimdi.
Devam edelim, Bangkok. Tayland’ın başkenti. Hep Batı’dan örnek gösterecek değiliz ya. Kanallar şehridir Bangkok. Hepsi sonradan açılmış.
Berlin, kanallar, göller ve nehirler şehridir. Almanlar kendi başkentlerine sayısız kanal açmış toplamı 100 kilometre… Dubai kanalına gelirsek, Dubai’nin halicini kanal ile aynı denize bağlamışlar. Bizim gibi Karadeniz’i Marmara’ya bağlayıp da gerçekten ihtiyaç olan bir projeyi hayata geçirmiyor, fantezi. Ama yapıyor, milyonlarca doları buraya gömüyor. Neden? Oradan gelir elde edecek. Burası bir rekreasyon alanı. Dubai’de inanılmaz derecede emlak fiyatları yüksektir, bütün dünya tercih eder. Yaşanılabilirliğinden mi? Hayır. Avustralya’daki Gold Coast, buradaki kanalların toplam uzunluğu 500 km’den fazla. Bütün dünya buraya akıyor. Yanında da dünyanın en güzel sahili var. Milyonlarca turist akıyor buraya.
Bizimkiler diyor ki boğazımız var. Boğazı kanun ile koruyor, çivi çaktırmıyorsun, insanlar doğru dürüst eğlenemiyorlar. Boğaz nedir? Bir temaşa mekanıdır. Ne yaparsın? Balık yersin, gezersin, birkaç mekan var onlara gidersin. Osmanlı hükümdarlarının yaptırdığı saraylara gidersin. Kongre merkezi nerede? Dünya çapındaki müzeler, kütüphaneler, fuar merkezler, su parkları, akvaryumlar, eğlence parkları, 5.000 yataklı 10.000 yataklı oteller nerede? Siz boğaza otel yapabilir misiniz? Yapamazsınız. Los Angeles’a bakın, kaç otel var ve kapasitesi ne? Bizim hayatımız hep minimal. Minimal ölçekte bakıyoruz, küresel bakamıyoruz. Gömmüşüz kafamızı kuma, oradan bakıyoruz. Alman, Fransız, İngiliz de bizim kafasını kuma gömenleri destekliyor, teşvik ediyor. Bugün Kanal İstanbul’a karşı çıkan birçok insanın arkasında Almanlar, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar var.
Miami’deki kanal da sahile paralel. Sahilde 300 metre içeride. Bunlar enayi mi? Toplam uzunluk 1000 kilometre. Ulaşım için kullananlar var ama mütevazi tekneler. Ben şunu söylemek istiyorum. Kanal İstanbul’dan gemi geçmezse ne olacak? Geçmezse geçmesin. Kanal İstanbul akıllı olursak 125 milyar dolar getirecek. İstanbul’dan Miami’ye direkt uçuş var neden? Denize girmek için mi? Burada bir ekonomi var da ondan var. Yoksa Miami sahillerinden daha güzel sahiller Bermuda’da var. Niye oraya direkt uçuş yok? Miami dantel gibi kanallarla çevrili, su olmadan olmuyor.