Bolu’da 66 kişinin hayatını kaybettiği biri ağır olmak üzere 51 kişinin de yaralandığı Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel’e verilen yangın yeterlilik belgesi ortaya çıktı.
12 katlı ahşap otelde restoran bölümünde saat 03.30 sıralarında başladığı belirlenen yangında alevler hızla yayıldı. Sömestir tatili nedeniyle doluluk oranının yüzde 80-90 oranında olduğu belirtilen otelde 237 kişinin konaklıyordu.
Feci yangınla ilgili Grand Kartal Otel'e 2007'de verilen yangın yeterlilik belgesi ortaya çıktı.
"ONUR BELGESİ" DE VERİLMİŞ
Grand Kartal Otele Bolu Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı tarafından "Olur Belgesi" verildiği öğrenildi. İtfaiye Daire Başkanlığı'nın daha sonra denetimleri de aksattığı ortaya çıktı.
BOLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI İTFAİYE MÜDÜRLÜĞÜ
SAYI : BO54BLD414.700.2 / 4895
22 Kasım 2007
Sıra No : 946
KONU : İşyeri İnceleme
Grand Kartal Tur. ve Tic. Ltd. Şirketine
İLGİ: 22.11.2007 tarihli dilekçe;
İlgi dilekçe üzerine; Kartalkaya Mevkii P.K. 50 - BOLU adresinde Şirketiniz tarafından açılmak istenen OTEL işletmesinin, Müdürlüğümüz personeli tarafından, yangın güvenliği yönünden yapılan incelemesi tamamlanmış olup;
1- İşletme içerisinde toplam 25 adet, her katta 2 adet 6 Kg'lık KKT'lu, Yangın Söndürme Cihazı tam ve çalışır vaziyette bulundurulduğu;
2- Çıkışlarının uygun olduğu;
3- İşletme içersinde parlayıcı ya da patlayıcı madde bulundurulmaması;
4- Yangın sebebi olabilecek malzeme ve ısı kaynaklarının kullanımında dikkatli davranılması koşuluyla;
Yangın söndürme araç ve gereçlerinin tam ve sağlam olduğu tespit edilmiştir. Bahis konusu işletmenin faaliyete açılmasında, Müdürlüğümüz açısından sakınca bulunmamakta olup;
26.07.2002 tarihli 24827 sayılı resmi gazetede yayınlanan "Binaların Yangından Korunması" Yönetmeliği 9. Kısım 1. Bölüm 125. Maddesine göre; Yapı, Bina, Tesis ve işletmelerde yangın güvenliğinden kamu kurum kuruluşları ile özel kuruluşlarda en büyük amir, diğer bina, tesis ve işletmelerde sahip veya yöneticiler sorumludur.
Bilgilerinize rica ederim.
M.Ali ÖZDEMİR
İtfaiye Müdür Vekili
İş Güvenliği uzmanı Erdinç Günay belge hakkında şu ifadeleri kullandı;
Öncelikle yetersiz, eksik.
Yani çıkışlar uygun kelimesi açılım olması lazım. Çıkışlar neyi kastediyor? Yangın merdiveni ve kaçış hollerinin olup olmadığını buradan anlayamıyoruz. Çıkışlar uygun kelimesi çok sığ ve yetersiz.
Herhangi bir binanın sadece yangın söndürme tüpü üzerine yeterli kabul edilmesi! Zaten sıkıntı buradan başlıyor.
Ancak itfaiyenin en son ne zaman otelde denetim yaptığı da bilgisi yok. Yani bu da bunu teyit ediyor. En son bilgilere göre itfaiye burada 2007 yılında bir kontrol yapmış.
Bu ne demek? Tabii 2007'den bu zamana kadar eğer yeni bir denetim yapılmadıysa hani mevzuat tersini istemediğinden dolayı bu aslında mevzuattaki boşluktan faydalanıyor.
"AB'DE OLDUĞU GİBİ HER 3 YILDA BİR DENETİM YAPILMALI"
Normal koşullarda Avrupa Birliği ülkelerinde olduğu gibi her üç yılda bir mutlaka bir denetim yapılması ve denetim sonucunda iş yerinin belki sigortasının yapılabilmesine sistemi bağlamamız lazım ama bizim ülkemizde ancak ciddi bir tadilat yaptığınızda veya taşındığınızda yangın raporu istendiği için ibra etme zorunlu. Yoksa normal koşullarda uzun yıllar yangın raporu için kimse başvurup yenilemiyor.
"BUNU İŞ YERİ SİGORTA POLİSLERİNE BAĞLAMAMIZ LAZIM"
Ve bunu yenilemek için de herhangi bir zorlayıcı maddemiz yok. Aslında bunu iş yeri sigorta polislerine bağlamamız lazım. Yani iş yeri sigortası yapılırken yangın raporunu istemesi lazım.
Bunu eşleştirdiğimiz zaman sorunları ciddi anlamda azaltacağız. Şimdi binaların yangından korunması hakkındaki yönetmenin amir hükmü 2000 metrekare ve üstündeki iş yeri, iş ana, iş merkezi gibi yerlerde spritler sistemi yani yağmurlama sisteminin kurulmasının zorununu tutar. Toplam metrekare 2000 metrekareyi geçiyorsa ki geçme ihtimali 12 katlı bir bina olduğu için mümkün.
Yani her biri 200 metrekare bile olsa katın ki 200 metrekare enerjisi bir daire ölçüsüdür. Burada çok daha fazla olduğunu düşünürüz. Bir kere sprikler sistemi (Sulu Söndürme) kurulması lazım.
İkincisi yangın dolapları olması lazım. Yani sadece spriklerde değil. Ve yangın algılama sistemlerinin ki burada çalışmadığını kazazedelerden gelen bilgiler doğrultusunda aldığımız bilgiler doğrultusunda söyleyebiliyoruz.
Sirenlerin çalışmadığı, algılama sistemin çalışmadığı, insanların o yüzden dumanı ve yangını geç algıladığı görülüyor. Geç algıladıktan sonra da yangın merdivenlerine ulaşım bir kere mesafesi 25 metreyi geçmeyecek şekilde tasarım yapılmalı ve elektrik kesilebilir, elektrik kesilse bile zaten önlem açısından bazen biz elektrik keseriz. Bir deprem anında veya acil durumda keseriz.
Acil aydınlatmalar hiçbir zaman kesilemez. Kesintisiz güç enerji kaynağıyla, acil çıkış yön levhaları, o fosforlu..
Onların aküleri belki ömürlerini doldurmuştur. Gerçi en çok sık yaşadığımız sorunlardan bu oldu. İlk kurulduğunda onun bataryası, aküsü çalışıyordur.
Aradan dört sene, beş sene geçmiştir. Kimse bakmamıştır. Akü özelliğini yitirmiştir.
Kimse de ona dikkat etmiyordur. Bu zaten her yıl periyodik teknik muayenelerin iş ekipmanları yönetmenin amir hükümleri kapsamında tüm kullanılan ekipmanların kontrolünün edilmesi lazım. Ama bir geri adım gidecek olursak En büyük sıkıntımız mevzuatla ilgili bir problem, oteller maalesef bizim tehlike sınıfları tebliğinde üç tane sınıfımız vardır.
Az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli. Çok tehlikeli dediğimiz yerler nelerdir? Madenler, tersaneler, kimyasal, endüstriyel tesislerdir. Tehlikeli dediğimiz yerler depolar, fabrikalardır.
Az tehlikeli dediğimiz yerler ise ofis ortamlarıdır aslında, bürolardır. Ama oteller maalesef az tehlikeli gözüküyor, tehlike sınıfları tebliğine göre. Asıl kötü eden kaynak burada.
Yani otelin içerisinde çamaşırhanesi, kompresör dairesi, jeneratörü, mutfağı var. Yani endüstriyel tesisler kullanıyorsunuz. Hele ki havuzlu olan otellerde arıtma sistemleri, kimyasallar kullanılıyor yoğun bir şekilde.
Ama siz az tehlikelisiniz diyorsunuz. Ve 50 tane personel dahi çalışmış olsa buradaki otelde, almanız gereken hizmet süresi az tehlikeliye göre hesaplandığı için yeterli o zaman iş sağlığı, güvenliği tedbirlerini sağlamak da mümkün olmuyor.