Görüntüler Kuzey Gazze – Beytlahim Deniz Feneri Derneği Yemek Dağıtım Noktasından. Kuzey Gazze'nin Beytlahim kentinde, bombalanmış sokakların arasında kurulan bir yemek dağıtım noktasında çekilen bu kareler, sadece bir insani yardım anını değil; yüzyılın en ağır dramlarından birini gösteriyor.
Minicik ayaklarıyla yalınayak sıraya girmiş çocuklar… Ellerinde boş tabaklarla, yüzlerinde günlerdir süren açlığın çizdiği ifadelerle, bir kap sıcak yemek için saatlerce bekliyorlar. Gözlerindeki ışık, artık sadece açlıkla değil, korkuyla da sönüyor.
Gazze’de, İsrail'in aylardır süren ağır hava saldırıları, kara operasyonları ve insani yardımı engelleyen ablukası, sadece altyapıyı değil, insanlığın temel değerlerini de yok ediyor. Elektrik yok, su yok, ilaç yok. Ama en acısı: Umut da yok.
BU BİR SAVAŞ DEĞİL, BU BİR SOYKIRIM
İsrail, uluslararası hukuku, insan haklarını ve ahlaki sınırları hiçe sayarak yürüttüğü bu saldırılarla; sivil yerleşim yerlerini, hastaneleri, okul binalarını ve yardım merkezlerini sistemli biçimde hedef aldı. Artık Gazze’de çocuk olmak, sadece açlığa değil, ölüme mahkûm olmak demek.
Bu bir savaş değil. Bu bir soykırımdır. Kasıtlıdır. Planlıdır. Ve dünyanın gözleri önünde yapılmaktadır.
ÇOCUKLARIN AÇLIĞI DÜNYANIN SUSKUNLUĞUNA YAZILDI
Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, Gazze'de yaşanan trajediyi sadece raporlara yazıyor. Ama kimse çocukların boş tencerelerine, suskun çığlıklarına cevap vermiyor.
Bu sessizlik, bu suskunluk, bu tepkisizlik... Her biri, İsrail'in Gazze’de uyguladığı devlet terörünün suç ortağıdır.
Deniz Feneri Derneği tarafından kurulan yemek dağıtım noktaları, hayatta kalmak için son umut noktası olmuş durumda. Ancak yardım tırları durduruluyor, un çuvalları geçmiyor, ilaçlara izin verilmiyor. Gazzeliler, sadece bombalarla değil; açlıkla, susuzlukla, yoklukla da öldürülüyor.
GAZZE SESSİZCE KANIYOR – VE BİZ SESSİZ KALDIKÇA DERİNLEŞİYOR
Görüntülerde sıraya dizilmiş çocuklar, aslında hepimize bir şey söylüyor: “Bizi unutmayın...” “Bizi görmezden gelmeyin...” “Bu dünyanın çocukları biz değil miyiz?”
Gazze, bugün sadece Filistinlilerin değil, tüm insanlığın vicdan sınavıdır. Bu sınavda başarısız olursak, sadece onlar değil, biz de insanlığımızı kaybederiz.
Bu çağrı sadece bir haber değil, bir uyarıdır: SUSMA! SEYRETME! UNUTMA!