İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Osmanlı Devleti döneminde Kudüs'te bulunan Siloam Yazıtı’nı Türkiye'den istediğini ancak dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın o zamanki İBB Başkanı 'Erdoğan'ın seçmeni rahatsız olur' diyerek talebi reddettiği açıkladı. Netanyahu'nun açıklamasının ardından Siloam tableti gündeme otururken, İlahiyatçı ve tarih araştırmacısı Prof. Dr. Nuh Arslantaş söz konusu tabletle ilgili tüm detayları Haber7'ye anlattı.
Kudüs'ün Yahudiler için kutsallaşmasının sürgünlerle başladığını söyleyen Arslantaş, kentteki Yahudi hakimiyetinin sadece 521 yıl sürdüğünü bu sınırlı dönemin dışında Yahudilerin Kudüs'te farklı imparatorlukların tebası olarak yaşadığını söyledi. Kudüs'ün birçok din için kutsal bir mekan sayıldığını da ifade eden Arslantaş, "Bu nedenle Kudüs’ün kutsiyetini tek bir dine veya millete indirgemeye çalışan politikalar, dün olduğu gibi bugün de şehre huzur değil, kan ve gözyaşı getirmektedir. Oysa Kudüs’ün tarihsel ve teolojik anlamı, onun “bütün semavî dinlerin ortak kutsal merkezi olduğu”dur. Bu gerçeği yok saymak, Kudüs’ün kimliğini zayıflatmakla kalmaz; bugün olduğu gibi, tarih boyunca defalarca yaşanan trajedilerin yeniden tekerrür etmesine de sebep olur." dedi.