İtalya'da tutuklu Barış Boyun'un elebaşı olduğu "Daltonlar" suç örgütüne yönelik davada cezalar açıklanırken gerginlik yaşandı. Duruşma sonrası salonda sandalyeler havada uçuşurken, jandarma sanıklara biber gazıyla müdahale etti.
İtalya'da tutuklu bulunan Barış Boyun'un liderlik ettiği iddia edilen suç örgütü "Daltonlar"a yönelik 363 sanıklı davanın karar duruşması Silivri'de görüldü.
Mahkeme, örgütün yapısı ve eylemleri kapsamında 40'tan fazla sanığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı, 107 sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti.
Çok sayıda sanık hakkında da uzun süreli hapis cezaları verildi.
Kararların açıklanması sırasında duruşma salonunda gerginlik çıktı.
Sanıklar ile jandarma arasında arbede yaşanırken, güvenlik gerekçesiyle mahkeme heyeti salonu terk etti.
Olayların büyümesi üzerine kolluk kuvvetleri sanıklara biber gazıyla müdahale etti.
BARIŞ BOYUN İDDİANAMESİNDEN; ÖRGÜT, ÜYELERİNİ GENÇLERDEN SEÇİYOR; LÜKS HAYAT ÖZENDİRİLEREK GÖZLERİ BOYANIYOR
Öte yandan, savcılığın iddianamesinde "Barış Boyun suç örgütü" hakkında tespit ve değerlendirmelere yer verildi. İddianamede, elebaşılığını Boyun'un yaptığı çıkar amaçlı suç örgütünün, bilinen yerleşik yer altı suç örgütlerinden insan kaynağı, örgütlenme ve suç yöntemleri bakımından belirgin farkları olduğu ifade edildi.
Örgütün, üyelerini 15-20'li yaşlar aralığındaki gençlerden seçtiği kaydedilen iddianamede, özellikle 15-18 yaş aralığında ailevi sorunlar, maddi sıkıntılar veya uyuşturucu madde bağımlılığı arasında sıkışıp kalan, toplumda kendisine yer edinmeye çalışan yaşı küçüklere, örgüt üyeleri tarafından ulaşılmasının daha kolay olduğu vurgulandı.
İddianamede, kendisine bir kimlik oluşturmak isteyen yaşı küçüklerin para kazanmak ya da ailesinden uzaklaşabilmek adına örgüte katılmayı kendilerine yol seçtiği, daha öncesinden "kasten yaralama", "hırsızlık", "silah bulundurma" gibi suçları işlemiş, suça bulaşmış yaşı küçük çocukların örgüte ve eylemlere katılım konusunda ikna edilmesinin de daha kolay olduğu belirtildi.
Örgüte katılım konusunda ikna edilen çocukların kendileri gibi yaşı küçük arkadaşlarını da örgüte katılım konusunda özendirebildiği, bu sayede örgüt yöneticilerince yeni insanlarla irtibatından da kurulmasına imkan sağlandığı vurgulanan iddianamede, yüksek miktarda para kazanacağı ya da yurtdışına çıkarılacağı yönünde vaatlerle kandırılan, Türkiye'nin dört bir yanından toplanarak İstanbul'a getirilen yaşı küçük çocukların hiç sorgulamadan eylemlere iştirak ettiği kaydedildi.
İddianamede, daha önce hiç otelde kalmayan, lüks hayat yaşamayan çocukların, örgüt üyelerince götürüldükleri otel odalarında ya da hücre evlerinde uyuşturucu madde, alkol, yemek, hayat kadınları vasıtasıyla gözlerinin boyandığı, televizyon dizileri veya dijital platformlarda yer alan mafya dizilerinde idealize edilen suç ortamı ve silahlı yaşantıyı gören kimi çocukların kendilerinin de böyle bir yaşantı hayali kurduğu ifade edildi.
Telefon ve bilgisayar uygulamalarında görebildikleri vahim nitelikteki silahları hücre evlerinde gören yaşı küçüklerin örgütten daha da etkilendiği, bu şekilde örgüte katılmak yönünden motivasyonları arttırılan yaşı küçüklerin tam itaatinin sağlandığı değerlendirmesi yapılan iddianamede, hücre evine gelen ancak çeşitli sebeplerle geri dönmek isteyen çocukların örgütün korkutucu yüzüyle karşılaşması üzerine örgütten kopamadığı, örgütün birçok eyleminde yaşı küçükleri doğrudan kullandığı tespitine yer verildi.
CEZA İSTEMLERİ NEYDİ?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 3 Aralık'ta yapılan açıklamada, Çocuk Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturmada, elebaşılığını İtalya'da tutuklu bulunan Barış Boyun'un yaptığı organize silahlı suç örgütünce gerçekleştirilen 32 ayrı eyleme iştirak ettiği belirlenen 23'ü tutuklu, 16'sı adli kontrollü yaşı küçük 40 şahıs olduğu ifade edilmişti.
Açıklamada, şu ifadelere yer verilmişti: "'Suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olmak', 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'nitelikli yağma', 'silahla tehdit', 'mala zarar verme', '6136 Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet', 'suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme', 'izinsiz olarak ateşli silah veya mermileri ülkeye sokma, imal etme, nakletme ve satma', 'vahim silah veya mermilerin satın alınması, taşınması ve bulundurulması', 'resmi belgede sahtecilik' ile 'genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması' suçlarından soruşturma tamamlanmış olup yaşı küçük şahıslar hakkında 20 aydan 75 yıl 6 aya kadar hapis cezası talebiyle Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ne kamu davası açılmıştır."