Ümraniye'de bulunan Rahmetli Kadir Topbaş döneminde başlayan yapımı Mevlüt Uysal döneminde bitirilen Şehit Sulçuk Paker Cami'sini İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi yapmış gibi Ümraniye'nin her yerine afiş astırdı. Şehidin annesi Sevgi Daşdemir ise bu duruma sitem ederken Haber7 muhabiri Yavuz Selvi'ye özel açıklamalarda bulundu.
"ÜÇ SENE ÖNCE HİÇBİR PROGRAM YAPILMADI"
Sevgi Daşdemir şunları söyledi:
Şehit Selçuk Faker Camisi Topbaş döneminde yapımı başlandı. Daha sonra işte gelen Belediye Başkanımız yürüttü. En son bitmesine çok az bir şey kalmıştı. İmamoğlu geçtiğinde Büyükşehir Belediye Başkanı'na, o zaman tamamlandı bitti. Bittikten sonra üç sene önce 2021 yılında da ibadete açıldı. Burada zaten ibadet yapılıyordu. Pandemi olduğu için açılış falan da yapılmadı. Şimdi üç sene önce benim rahatsız olduğum konu şu. Üç sene önce bu cami ibadete açılmıştı. Üç sene önce kesinlikle hiçbir şekilde yani bir program yapılmadı, bir açılış işte paylaşım olmadı, bir şey olmadı. Üç sene sonra. Seçimlere dört ay kala benim oğlumun ismini kullanarak bütün Ümraniye, Üsküdar'a her yere billbordlar yapıldı, asıldı.
"OĞLUMUN İSMİNİ REKLAM OLARAK KULLANMAKTA"
Ben de şunu şöyle diyorum, bu iyi niyetli yapılan bir şey değil. Benim oğlumun ismini reklam amacı olarak kullanmakta Ekrem İmamoğlu. Bunu üç sene önce yapmış olsaydı diyecektim ki tamam hani iyi niyetli hani şehide bir saygısı var, bir değer veriyor, bir önem veriyor. Hani bu açılışını kırdı. Açılışa sundu. Bu yapılmadığı için 3 sene sonra bunu seçimlere dört ay kala ismini kullanarak bu afişlerin billbordların yapılması. Ben bu konuda çok rahatsız oldum. Benim oğlum reklam malzemesi değil.
"HDP'NİN BEZ PARÇASI ALTINDAYKEN ŞEHİTLER AKLINA GELMEDİ"
Gidip de Van'da, orada burada HDP bez parçalarının altında miting yaparken şehitler aklına gelmedi de seçime dört ay kala mı aklına geldi? Rahatsız olduğum birinci konu bu. İkincisine gelince bu şehidin bir ailesi var. Ne bu şehidin bir ailesi arandı ne edildi. Ben büyükşehir belediyesini aradım. Özel kalemiyle görüştüm. Bu konudan rahatsız oldum. Bu billbordların toplanmasını istedim. Bana dönüş yapıldı. "İşte biz bunu İstanbul'un her yerine astık. Biz bunları toparlayamayız." Ben de onlara dedim ki; madem dedim hani nasıl astıysanız o şekille dedim toparlayabilirsiniz. Ben bunda dedim iyi niyet aramıyorum. Benim evladım reklam malzemesi değil dedim. Hani bunları buradan kaldırın dedim.
"UYARILARIMA RAĞMEN KALDIRMADILAR"
Uyarılarıma rağmen kaldırmadılar. Ben şimdi çok rahatsızım. Bu konuda kesinlikle bu şekilde benim evladıma reklam aleti olarak kullanılmasını istemiyorum. Bu billboardların toplanmasını istiyorum. Yeri geldiğinde ellerine mikrofonları alıp orada burada gezi, Selahattin Demirtaş'a. Ondan sonra Osman Kavala'ya, Abdullah Öcalan'a selam gönderiyorlar, özgürlük istiyorlar. Şimdi bunlar özgürlük isteyen insan, şehirde saygısı olmayan, bugün mü geldi. Kalkıp da benim çocuğumu reklam ııı malzemesi yapıyorlar. Ben bunu buradan da İmamoğlu'na soruyorum. Eğer iyi niyetliyse o billboardları oradan toplatsınlar.
Yavuz SELVİ-Haber7